Özet: 📌Bu akşam sizlere Anadolu İslam mitolojisindeki Sarıkız'dan bahsedeceğim... Sarıkız, sabah namazına giden erkeklere çıplak olarak görünüp namaza karşılık beraber olmayı teklif eden; sarı saçlı, beyaz tenli ve büyüleyici ses tonuna sahip bir demondur. Sarıkız efsanesi Nevşehir yöresine aittir. Genel özellikleri itibariyle Al karısına benzese de demonik unsurlarından dolayı şeytani bir varlık olarak karşımıza çıkar. Bir evi bulunmayan Sarıkız mağarada yaşar, uzun sapsarı saçları vardır ve geceleri mağarasından çıkıp atlara biner ve onların yelelerini ilmek ilmek örer. Gerçekten de Anadolu'da birçok hikayede geceleri yelesi örülmüş atlar geçer. Bir tanesini de benim anneannem anlatırdı... Her sabah abisinin atının yelelerini biri ince ince örüyormuş, sonra yeleleri kesmiş ve ertesi gün at ölmüş. Sarıkız'a dönecek olursak, o sabah ezanının sesini işittiği an ateş topuna dönüşüp ortadan kaybolurmuş. Atlara olan ilgisinden dolayı Al karısına benzeyen Sarıkız, insanları dinden uzaklaştırma gayreti içinde olduğundan dolayı şeytani bir demon olarak kategorize edilir.

Anadolu'da yüzlerce demonik varlık bulunmaktadır ve birçoğu dine karşı yaratıklardır. Ancak Sarıkız insanları cinsel beraberliğe davet ederek din emirlerinin yerine getirilmesini engellemeye çalışması onu bu alanda tek ve özel yapıyor. Bir benzeri daha yok. Hiçbir kaynak ve anlatıda Sarıkız'ın insanlara zarar verdiğinden bahsedilmez. Bu onu diğer şeytani varlıklardan ayırıyor ve tek amacının "yoldan çıkarıcı" olarak görülmesine neden oluyor. Fiziksel olarak neredeyse bir melek kadar güzel olan bu kadının mitolojide erkeklere yönelik bir tasavvuru vardır. Sabah ezanıyla beraber ateş haline gelip ortadan kaybolmasından dolayı, Sarıkız efsanesinin geçmişteki "Ateş kültü" ile bağlantılı olduğunu söyleyebiliriz.

Güzelliği, sesi ve davranışlarıyla demonik özelliğini şehvet tarafından güçlendirmiştir. Bu da semavi dinlerdeki ölümcül günahlardan bir tanesi olunca, eski inanışlar ve İslam dininin sentez haline gelmesi Anadolu'da birçok demonik varlığın doğmasına neden olmuştur.

🌼Tablo (temsili): Sir George Clausen, “Primavera”, 1914, Royal Academy of Art, Londra