Türkiye

15:43 08.01.2021(Güncellendi 18:22 08.01.2021) URL'yi kısaltın

41 20

https://cdntr1.img.sputniknews.com/img/07e5/01/08/1043540660_0:0:1201:675_1200x675_80_0_0_59ca68e20a6df0da7fd392967717958a.jpg

Sputnik Türkiye

https://cdntr2.img.sputniknews.com/i/logo.png

Sputnik

https://cdntr2.img.sputniknews.com/i/logo.png

https://tr.sputniknews.com/turkiye/202101081043540721-imamoglu-cami-yaparken- nasil-engellendigimizi-yuce-allah-biliyor/

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Ekrem İmamoğlu, Beylikdüzü'ndeki cami açılışında yaptığı konuşmada davetli olduğu halde ilk ibadete gelmeyen ilçe müftüsünü eleştirdi. İmamoğlu, "Cami yaparken nasıl engellendiğimizi, taziye evi yaparken nasıl engellendiğimizi yüce Allah biliyor, ben biliyorum, kullar da biliyor" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu , ilçe belediye başkanlığı döneminde inşasına başlanan Beylikdüzü İbrahim Cevahir Camisi ’nin ibadete açılması nedeniyle gerçekleştirilen etkinliğe katıldı.

ibb.istanbul'da yer alan habere göre camilerin insanların buluşma noktaları olduğunu belirten İmamoğlu, şunları söyledi:

  • "Hayata dair güzel nasihatler verir, uyarılarda bulunur, insanları birleştirir. Kadına saygıyı, çocuklara iyi ahlak öğretmeyi anlatır camilerimiz. Bu birleşmenin ve buluşmanın odağıdır. Biz, milli dayanışmayı da bu camilerde yaşattık ve yaşadık. Biz, milli Kurtuluş Savaşı'nı da camilerde hararetlenerek, yollara çıkarak, yollara dökülerek kazandık.
  • Yani buralar, bizim en üst seviyede duygularımızın merkezidir. Maneviyat içerir. İçine hiçbir duygu giremez. Siyaset; hele hele siyaset, şu kapıdan içeri hiç giremez. Allah esirgesin, Allah korusun. Buranın sahibi yoktur. Sahibi, yüce Allah. Burada Allahla baş başa kalırız, kul Allahla baş başa kalır. O bakımdan buranın birleşme ve buluşma ruhuna herkesin uyum içerisinde saygı duyarak saygı göstererek hareket etmesi lazım.”

'Ya ben ‘Allah akıl versin’ diye dua ediyorum onlar için'

İlçe müftüsünün davetli olduğu halde ilk ibadete gelmediği bilgisini paylaşan İmamoğlu, şöyle devam etti:

  • “Bu benim ilk yaşadığım şey değil. Cami yaparken nasıl engellendiğimizi, taziye evi yaparken nasıl engellendiğimizi… Müftülük yaparken nasıl engellendiğimizi yüce Allah biliyor, ben biliyorum, kullar da biliyor. Bak bu 7 senedir yaşadıklarım; yeni değil. Ya ben, ‘ Allah akıl versin ’ diye dua ediyorum onlar için. Dediğim tek şey de budur, başka hiçbir şey demem.
  • Allahım onlara gani gani akıl versin, rahmet yağdırsın onlara. ‘Amin’ deyin; ihtiyaçları var. Benim inancımı temsil eden herkesin, hiç kimsenin siyaset ile zerre ilgisi olamaz. Ben çünkü, onun önünde önümü iliklerim, duamı ederim. Ona duyduğum saygıyı tarif edemem. Ben, o ocaklarda yetiştim. Bir imama, bir müftüye saygıyı bilirim. Ben sokağı bilirim, mahalleyi bilirim, camiyi bilirim, Kur’an kursunu bilirim."