Özet (TL;DR) @ 2017-10-20T10:47:18.000Z: Başbakan Yıldırım Türkiye'nin bilgi toplumu haline geldiğini ifade ederek yerli yazılımlara önem verilmesi gerektiğine değindi. Yıldırım siber güvenliği milli güvenliğe entegre etmeyi hedeflediklerini…
Başbakan Binali Yıldırım Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu'nda (BTK) duzenlenen Bilgi Guvenliği Konferansı'nda konuştu.
Siber guvenliğe dikkat çeken Başbakan Binali Yıldırım, hedeflerinin siber guvenliği milli guvenliğe entegre etmek olduğunu soyledi. Yıldırım, "En buyuk hedefimiz siber guvenliği milli guvenliğe entegre etmek. Saldırıları yapılmadan tespit etmek" ifadelerini kullandı.
Yerli yazılım konusuna değinen Yıldırım, "Başkasının aklıyla yapılan şey sizi yalnız bırakabilir dedi. Teknoloji ve yerli urun konusunda demek ki daha çok gayret edeceğiz. Bunu yaptığımızda hem ekonomimiz hem milli guvenliğimiz daha çok gelişmiş olacak" şeklinde konuştu.
Binali Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şoyle; Amerika 2009'da Siber Savaş Komutanlığı kurdu. İngiltere siber eğitimler vermeye başladı. Daha sonra diğer ulkeler de siber savunma guçlerini kurdular. Siber saldırıların ulke ekonomilerinde ciddi yıkıcı etkileri var. 2012 yılında İngiltere'nin yaşadığı siber saldırının ulke ekonomisine verdiği zarar 27 milyar sterling olarak hesaplanmış. Geçtiğimiz yıl bilişim guvenliğine harcanan para 81 milyar dolar. Bu rakam onumuzdeki sene 170 milyar dolara çıkacak yani lineer bir artış yok.
Turkiye olarak haberleşme ve iletişim teknolojilerine yaptığımız yatırımlarla çok hızlı bir donuşum gerçekleştirdik. Turkiye'de 2002 yılında geniş bant internet yoktu. Telefonla çevrilerek internete bağlanılıyordu. Şimdi geniş bant var mobil internet var. 21 milyar dolar ciro bugun 100 milyar doları aşmış durumda. 77 milyon mobil 11 milyon sabit geniş bant abonemiz var. Aslında bilgi toplumu demek internet erişimi demek. Bilgi toplumu oldu Turkiye, ortalama 65'in uzerine çıktı.
Bilgi ve iletişim ağındaki kullanımın gelişmesiyle sorun başladı. Onun için burada tedbirleri almak mecburiyetindeyiz. İleride karşılaşacağımız sorunları şimdiden gormemiz ve tedbir almamız lazım. Gelecek gençlerimizin daha iyi bir Turkiye'ye sahip olması için bize gorev duşuyor. Bu tedbirlerin alınması için uç tane temel unsur var. Birincisi insan; insanın olmadığı yerde hiçbir şey olmaz. Butun iyilikler de kotulukler de insanın olduğu yerde. Teknolojiyi hayatın merkezine alan insanı yani kullanıcıyı bilinçlendirmek işin başlangıcı. Burada da atılacak ilk adım farkındalık.
Gelecek beş yıl içerisinde dunyada bir buçuk milyon siber guvenlik uzmanına ihtiyaç duyulacak. Bu oranı Turkiye'ye uyguladığımız zaman 30 bin siber guvenlik uzmanı ihtiyacı olacak.
İkinci unsur duzenleme; bunun bir yasal dayanağı olacak. Bunun da adımlarını onceki yıllarda attık ve bu işin sorumlusunu Ulaştırma Bakanlığı olarak belirledik.
Üçuncusune geldiğimizde buraya yonelik teknolojiye yoğunlaşmamız gerekiyor. Milli yazılım, milli donanım; eğer işin aklı sizde değilse o iş sizin değil. Beyninin başkasına ait olduğu bir araç size sadakatle hizmet etmeyebilir.
Butun Turkiye'de içten yanmalı motor yapabilen bir kabiliyet var. Bunun uzerinde patentlere sahip değilseniz asla tanınmıyorsunuz.
Ayrıca siber guvenliğin diğer unsurlarından biri de ulusal kamu veri entegre merkezini de kurup kamu verilerini guvenli bir ortamda muhafaza etmek. Ülkemizin geleceğe yonelik uzman ihtiyacını koşar adımlarla giderek tanımlamak zorundayız. Buyuk veri analiz altyapısı oluşturmaya karar verdik.