Boş bir araba, kayıp yeni evli bir kadın ve neredeyse 60 yıldır cevapsız kalan bir hikaye - Mary Shotwell Little'a ne oldu?
1965 Ekim'inde, Mary Shotwell Little, altı haftalık eşi Roy ile birlikte Atlanta, Georgia'da yaşayan 25 yaşında yeni evli bir kadındı. Kuzey Carolina, Charlotte'lu Mary, 1962'de Kuzey Carolina Üniversitesi Kadın Koleji'nden (şimdiki UNC Greensboro) mezun olduktan ve C&S Bank'ta sekreter olarak iş bulduktan sonra Atlanta'da yaşamaya başlamıştı.
14 Ekim'de Roy iş gezisinde şehir dışında idi. Mary, her zamanki rutinine göre C&S Bank'a gitti. İşten sonra market alışverişi yaptı (Roy ertesi gün seyahatinden dönecekti ve onu evine hoş geldin diye bir parti yapmayı planlıyordu) ve daha sonra Atlanta'nın lüks bir bölgesinde bulunan Lennox Square alışveriş merkezinde bir arkadaşına akşam yemeği için gitti. S&S Kantin'de yemek yediler, Mary evli hayatındaki mutluluğunu paylaştı ve iyi bir ruh halinde görünüyordu. Akşam yemeğinden ve biraz alışverişten sonra, iki kadın yaklaşık saat 20:00'de otoparkta yollarını ayırdı; Mary, 1965 model bir Mercury Comet arabasına doğru yürüyordu. Mary'nin kesin olarak görüldüğü son andı burasıydı.
Ertesi sabah, Mary işe gelmedi ve aramadı; bu, normalde sorumluluk sahibi bir çalışan için alışılmadık bir durumdu ve yöneticisini endişelendirdi. Eşi ondan haber alamamıştı ve evde de yoktu. Yöneticisi, bir önceki gece akşam yemeği yediği iş arkadaşından görüştü ve iş arkadaşı arabasının Lennox Square'deki bir otoparkta nerede park edildiğini biliyordu. Alışveriş merkezinin güvenlik görevlileri sabah turunda arabayı görmedi, ancak yöneticisi öğle saatlerinde Lennox Square'e gittiğinde Comet'i otoparkta buldu.
Araç, Mary'nin nerede olduğu konusunda cevaptan çok daha fazla soru bıraktı. Araba, toprak yolda sürülmüş gibi kırmızı tozla kaplıydı. Bir önceki gün aldığı market alışverişleri hala arabadaydı, ayrıca kola şişeleri ve Kent sigaraları (Mary'nin içtiği marka). Ancak, bu eşyaların yanı sıra iç çamaşırları da (bir kayış, külot, korse, sütyen ve tek bir çorap) vardı. Kayış, külot ve korse orta konsola düzgünce katlanmışken, sütyen ve çorap yerde bulunuyordu ve çorap kesilmişti. İç çamaşırlarının üzerinde kan lekesi vardı ve direksiyon, sürücü tarafı kapı ve ön koltuklar da dahil olmak üzere aracın içine kan bulaşmıştı; daha sonra yapılan testler, kanın Mary'nin kanı olduğunu gösterdi. Kan kesinlikle şok edici görünse de, polis bunun sadece burun kanamasından kaynaklanabilecek kadar az miktarda kan olduğunu ve bulaşmanın sahne kurma girişimini gösterebileceğini belirtti. Aracın kilometre sayacı (Mary'nin kocası dikkatlice kayıt tutuyordu), aracın hesapsız yaklaşık 40 mil yol aldığını gösteriyordu. Başka bir garip şey ise, arabada bulunan plakanın Mary'nin yasal Georgia plakası yerine çalındığı bildirilen Kuzey Carolina plakası olmasıydı.
Soruşturmacılar daha sonra Mary'nin benzin kredi kartının, kaybolduktan sonraki gün olan 15 Ekim'de Kuzey Carolina'daki memleketi Charlotte'ta (erkene saatlerde) ve yaklaşık 12 saat sonra Raleigh'de olmak üzere iki benzin istasyonunda kullanıldığını keşfetti. Charlotte ve Raleigh yaklaşık 165 mil uzaklıkta olup, bu mesafeyi tamamlamak 12 saatten çok daha az zaman alacaktır. Kredi fişlerindeki imzalar Mary'nin yazısına benziyordu ve "Bayan Roy H. Little, Jr." şeklinde imzalanmıştı. Her iki benzin istasyonundaki çalışanlar, başında küçük bir yaralanma ve başında ve bacaklarında kan lekeleri olan bir kadın gördüklerini, kadının yüzünü saklamaya çalıştığını ve yardım istemediğini bildirdiler. Ayrıca, kadının onu kontrol eden bir veya iki erkekle seyahat ettiğini bildirdiler.
Mary'ye zarar vermek isteyebilecek kişilerle ilgili çok az sağlam ipucu vardı. Elbette, birisi kaybolduğunda, ilk adım her zaman en yakınlarına bakmaktır ve bu durumda, Mary'nin kocası Roy olurdu. Mary bir önceki gece iş arkadaşına evli hayatının onu ne kadar mutlu ettiğini bildirmesine rağmen, bazı arkadaşları Roy'u sevmiyor ve düğünlerine katılmayı reddetmişti. Roy defalarca yalan dedektörü testini yapmayı reddetti ve birçoğuna göre karısının ortadan kaybolmasıyla ilgili olarak genel olarak kayıtsız görünüyordu. Ancak Roy'un kaybolduğu günkü mazeretleri sağlamdı ve hiçbir zaman onun davasıyla ilgili olarak suçlanmadı.
Davanın bir diğer ilginç yönü ise, kaybolmadan önce Mary'nin huzursuz göründüğü ve arabasında veya evinde yalnız kalmak istemediğiydi. İşyerinde alışılmadık aramalar aldı ve bir keresinde hattaki birine evli bir kadın olduğunu ve onun evine gelebileceklerini ancak o ziyaret edemeyeceğini söylediği duyuldu. Ayrıca "gizli hayran"ından güller aldı; onları gönderen kişi asla bulunamadı, ancak evinin yakınındaki bir çiçekçiden geldiği tespit edildi.
Davayla ilgili başka bir tuhaf bağlantı ise, Mary kaybolduktan yaklaşık 18 ay sonra Diane Shields adlı genç bir kadının öldürülmesidir. Diane, Mary ile aynı ofiste çalışıyordu ve görünüşe göre Mary'nin eski oda arkadaşlarından bazılarıyla birlikte yaşamıştı - birbirlerini ne kadar tanıdıkları veya Mary kaybolmadan önce birbirlerini kişisel olarak tanıyıp tanımadıkları konusunda onay bulamıyorum. Diane'nin cesedi, tamamen giysili ve cinsel saldırı belirtisi göstermeden arabasının bagajında bulundu. Aynı bankada, aynı departmanda çalıştıkları ve ortak noktaları çok olduğu göz önüne alındığında, soruşturmacıların iki dava arasında, belki de çalışma yerleriyle ilgili bir bağlantı kurmayı düşünmeleri şaşırtıcı değil. C&S Bank'tan fuhuş çetesi iddiaları olduğu gibi, bankanın çalışanları tarafından lezbiyen cinsel taciz şikayetleri de vardı ve kadınların bu durumlar hakkında sahip oldukları bilgiler nedeniyle öldürülmüş olabileceği düşünülüyordu. Ancak, her iki kadının da bu söylentiler veya olaylar hakkındaki herhangi bir bilgiye sahip olduğuna dair hiçbir kanıt bulunamadı ve Mary'nin kaybolmasıyla Diane'nin öldürülmesi arasında hiçbir bağlantı kanıtlanamadı ve her iki dava da yaklaşık 60 yıl sonra çözümsüz kaldı.
Mary Shotwell Little'a ne oldu? Sadece yanlış zamanda yanlış yerde bulunmak için yeterince şanssız mıydı ve avcıların kurbanı mı oldu? Belirli bir kişi tarafından mı hedef alındı? Davası Diane Shields davasıyla veya başka kayıp veya öldürülen kadınlarla bağlantılı mıydı? Bu dava, Kuzey Carolina'lı biri olarak her zaman ilgimi çekmiştir. Babamın kaybolmasıyla ilgili çok belirsiz anıları var, çünkü kız kardeşinin ve bazı üniversite arkadaşlarının bunu konuştuğunu hatırlıyor (Kadın Koleji'nde birkaç yıl gerilerindeydiler). Görünüşe göre tüm bu yıllardan sonra bile cevaptan çok daha fazla soru var. Eğer hayatta olsaydı, Mary şimdi 85 yaşında olurdu ve onu tanıyanlar artık hayatta olmayabilir. Umarım bir gün, onu sevenlerden geriye kalanlar cevaplar alır.
Kaynaklar:
Charley Projesi
Dekalb Tarih Blogu
Monument Multimedia- Diane Shields