ABD

17:36 28.06.2021URL'yi kısaltın

__10 __6

ABD ve NATO'lu müttefiklerinin, Rusya'nın itirazlarına rağmen Ukrayna
kıyılarında yaklaşık 5 bin askerin katılımıyla gerçekleştirdiği Sea
Breeze-2021 (Deniz Esintisi) tatbikatı başladı. Türkiye’nin de katıldığı
tatbikatın, Karadeniz’in ısınan sularında yeni gerilim hatları oluşturması
bekleniyor.

1997 yılından beri 21. kez düzenlenen tatbikata 6 kıtadan 32 ülke , 5 bin
asker, 32 gemi, 40 uçak, 18 özel operasyon ve dalış timiyle tatbikata
katılıyor. Bu yılki tatbikata katılacak ülke sayısının ise tarihteki en yüksek
sayı olacağı belirtiliyor.

Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü İgor Konaşenkov, NATO'nun tatbikattan
istifade ederek Kiev'e modern silah ve mühimmat tedarik
edeceğini
, Rus ordusunun tatbikatı yakından takip edeceğini söylemişti. Bugün
başlayan tatbikat, 11 Temmuz'da sona erecek.

‘Rusya üzerinde sürekli baskıyı canlı tutma amacı var’

Sputnik’e değerlendirmelerde bulunan Siyaset Bilimci Yunus
Soner
, “ Tatbikatın temel amacını, iki farklı bağlamda değerlendirmek
gerekiyor
” dedi ve şunları kaydetti:

“Birinci bağlam, Batı ve NATO’nu uzun süredir uyguladığı, Doğu Avrupa’ya
doğru genişleme ve Rusya’yı geriletme stratejisi. Donald Trump döneminde
hayata geçirilen ‘Üç Deniz İnisiyatifi’nin’ devamı. Siyasi hedefler arasında
Ukrayna’yı Batı bağlamında tutmak ve Rusya üzerinde sürekli baskıyı canlı
tutmayı saymak gerekiyor. Nitekim NATO da tatbikat duyurusunda 2014’ten beri
uyguladığı Ukrayna politikasını vurguluyor. Askeri açıdan ise NATO,
Karadeniz’de askeri varlığını artırma kararını uygulamaya ve Rusya ile
Türkiye’ye dayatmaya çalışıyor. İkinci ve daha güncel bağlam ise şudur:
Tatbikat aynı zamanda NATO içindeki farklı bir stratejiye karşı
düzenleniyor. Batı ittifakında Rusya politikasında iki kamp oluştu.”

NATO içinde iki kamp

Soner, bu iki kampı da
şöyle
anlattı:

“Birinci kampın liderliği İngiltere’de. Üyeleri ise ‘Bükreş 9’lusu’ olarak
anılan Doğu Avrupa ülkeleri. İngiltere bir buçuk yıllık çalışma sonrası Mart
2021’de yeni küresel stratejisini ‘Bütünlüklü Değerlendirme: Rekabet çağında
İngiltere’ başlıklı bir raporda ilan etti. Bu raporda İngiliz devleti,
Rusya’yı ‘devlet tehdidi’ olarak nitelendirdi ve kendi hükümetini, ordusunu
ve toplumunu küresel rekabete hazırlama iradesini beyan etti. Bir bakıma
siyasi-toplumsal-askeri seferberlik ilan etti. Bu kamp Rusya’ya karşı
saldırgan, askeri tehdide dayalı bir stratejiyi öneriyor. Karşısında bulunan
ve Almanya ile Fransa’nın önderlik ettiği kamp ise Rusya ile müzakere ve
uzlaşma yöntemini öneriyor. Bu kamplaşma son olarak Avrupa Birliği
zirvesinde de yaşandı. Karşı karşıya koyarsak: İngiltere, Ukrayna ile çok
kısa süre önce geniş çaplı savunma anlaşması imzalıyor, Almanya ise Rusya
ile Kuzey Akımı projesini ilerletiyor. İngiliz HMS Defender gemisi önce
İngiltere’nin Ukrayna’ya gemi, füze ve eğitim sağlayacağı anlaşmaya ev
sahipliği yapıyor, sonra da Kırım sularında provokasyona girişiyor. Son
günlerde İngiliz Savunma Bakanlığı’nın belgelerinin otobüs duraklarında
bulunmasını, İngiliz Dışişleri Bakanı’nın HMS Defender kışkırtmasına karşı
çıkmasının İngiliz basınına yansımasını da bu bağlamda değerlendirmek gerek.
Bunlar bir bakıma saldırgan İngiliz siyasetine verilen tepkiler.”

‘Kırım karasuları ihlal edilebilir’

Tatbikatın yaratacağı gerilimi, “ _Karşıt hedefliiki büyük silahlı gücün
coğrafyada
bir araya gelmesi her zaman kışkırtmalara açık bir
ortam yaratı_r” sözleriyle açıklayan Siyaset Bilimci Soner, şunları ekledi:

“Özellikle Ukrayna’nın bu tür girişimlerde bulunduğunu daha önce de yaşadık.
Kabaca özetlediğimiz, saldırgan siyaseti benimseyen İngiltere, Polonya ya da
Ukrayna gibi ülkeler tatbikatı, özellikle Kırım karasularını ihlal ederek
böyle bir kışkırtma için değerlendirmek isteyebilir. Ancak bunun dışında
NATO’nun tatbikata kattığı güç, kendi içindeki sert ayrışma ve özellikle ABD
yönetiminin kendi iç politikasına, ekonomik reformlarına yönelmesi, planlı
ve geniş çaplı bir çatışma riskini bu tatbikatta düşük tutuyor. ABD
Dışişleri Bakanı Antony Blinken’in son Avrupa ziyaretinde Almanya, Fransa,
Ukrayna ve Rusya’nın oluşturduğu ‘Normandie Formatı’na’ olumlu gönderme
yapması da eminin Londra’da not edilmiştir.”

Türkiye’den TCG BARBAROS katılıyor

Türk Deniz Kuvvetleri de 23 Haziran’daki duyurusunda, Türkiye’nin
tatbikata
TCG
Barbaros fırkateyni
ve 1 karargâh subayı ile katılacağını duyurmuştu. Bunu,
Türkiye’nin Karadeniz kıyıdaşı olmasına rağmen tatbikata sadece bir gemi
ile katılması tartışmasız olumlu bir tutum
” diye yorumlayan Soner, şöyle
devam etti:

“Türkiye’nin katılımının Rusya tarafında olağanüstü bir gelişme olarak
değerlendirileceğini sanmıyorum. Tatbikata hiç katılmamak Türkiye için bir
‘devrim’ demek olurdu. Bununla birlikte tatbikat bir kez daha Türkiye’nin bu
‘devrimi’, daha somut olarak NATO ile işbirliğini gözden geçirmesi
gerektiğini gösteriyor. NATO ittifakının eylemleri ortada: Güneyimizde
Suriye’de PKK’ya silah gönderen ve ‘Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetimi’ adı
altında sözde ‘Kürt bölgesi’ yaratmaya, Doğu Akdeniz’de Mavi Vatanımıza ve
KKTC’nin varlığına el koymaya, Yunanistan’ı Türkiye karşıtı silahlandırmaya
çalışan ittifak, şimdi de kuzeyimizde ‘Gunboat’ diplomasisi yürütüyor ve
Karadeniz’i gerginlik sahasına dönüştürüyor. Dolayısıyla ulusal
güvenliğimiz, milli çıkarlarımız ve artan derecede bölgesel barış, NATO ile
işbirliğini gözden geçirmeyi zorunlu kılıyor.”