• Reflüden korunmak için altın kurallar (hurriyet.com.tr)
    by acar_muhabir            0 Yorum     magazin     

  • Mide ile yemek borusu
    arasındaki kapağın fonksiyonlarının geçici veya mide fıtığı gibi hastalıklarda
    kalıcı olarak bozulması sonucunda mide içeriğine karşı hassas ve korunmasız
    olan yemek borusunda hasar meydana gelir. Ağza acı su ve gıdaların geri
    gelmesi, yemek borusunda, göğüs kafesinin arkasında yanma gibi çok tipik
    bulgular dışında ses kısıklığı, öksürük, astım atakları, göğüs ağrısı, diş
    çürükleri, boğazda yanma ve ağrı gibi şikayetlere de yol açabilen
    reflü hastalığından korunmak
    için yaşam tarzınızda ve diyetinizde dikkat edilmesi altın kurallar;

    1-Varsa aşırı kilolardan kurtulmak ve kilo vermek, reflüden kurtulmak
    için en önemli basamaklardan biridir. Bunun için düzenli bir
    diyet ve egzersiz
    programına uymak, kontrollü kilo vermek yapılabilecek yaşam tarzı
    değişikliklerinin başında gelir.

    2-Yemek alışkanlıklarını değiştirmek söylenilmesi kolay ancak yapılması
    zor olan faktörlerden biridir. Burada altın kural düzenli üç öğün yemek ve
    porsiyonları azaltmak olacaktır. Yemeklerdeki porsiyonların azaltılması, tıka
    basa doymadan masadan kalkılması, mide içindeki basıncı azaltacak ve mide ile
    yemek borusu arasındaki kapağın üzerindeki baskıyı azaltarak çoğu reflü
    semptomunu önleyecektir.

    3-Gece yatmadan 3 saat önce yemek yemeyi bitirmek gerekir. Yemek yedikten
    sonra yatmak, uzanmak mide içeriğinin yemek borusuna doğru geri gitmesine
    sebep olacaktır.

    4-Dar pantolon, sıkı kemer-gömlek, tayt, korse karın içindeki basıncı ve
    dolayısıyla mide içindeki basıncı artırarak reflü yol açabilir. Bu nedenle
    daha rahat ve basıncı artırmayacak giysileri tercih etmek uygun olacaktır.

    5-Yatak başını yükseltmek veya reflü yastığı kullanmak , sol yana yatmak
    özellikle geceleri göğüste yanma, ağza acı su ve gıda gelmesi gibi şikayeti
    olan hastalar için önerilen basit bir yöntemdir. Çoğu hasta tarafından yastık
    yükseltilmesi gibi yanlış olarak algılanan bu durumda başın değil, mide ile
    yemek borusundaki kapağın birleştiği noktanın yukarı kalkması önemlidir. Bunun
    için yatak başını konulacak 10-15 cm’ lik bir takoz veya tuğla, yatağınıza
    30-45 derecelik bir açı verecek ve gerekli önlemi basitçe almanızı
    sağlayacaktır.

    6-Yağlı ve baharatlı yiyeceklerden uzak durmak gerekir. Özellikle yağda
    pişirilmiş gıdalar ve fast-food türevi yiyecekler yerine haşlanmış ve az yağlı
    yiyecekler tercih edilmelidir. Yine aşırı yağlı peynir, yoğurt, krema gibi
    ürünler yerine az yağlı süt ürünleri tüketilmelidir. Başta biber türevleri
    olmak üzere her türlü baharat ürünü şikayetlerinizi artırabilirken burada
    naneye de ayrı bir parantez açmak gerekir. Nane reflü semptomlarının
    belirginleşmesine sebep olur.

    7-Kahve ve kafeinli her türlü içecek , çikolata, gazlı içecekler, enerji
    içecekleri, hazır meyve suları, limonata, demli ve limonlu çay gibi içecekler
    reflü semptomlarının artmasına yol açabileceği için tüketilmemesi gereken
    ürünler arasında yer almaktadır.

    8-Portakal, portakal suyu, mandalina, greyfurt gibi yüksek asit içeren
    meyve ve meyve sularından uzak durulmalı bunun yerine muz, elma gibi daha az
    asidik meyveler tercih edilmelidir.

    9-Soğan, sarımsak, turşu, domates ve aşırı salçalı yemekler mide asidini
    artırarak ve mide ile yemek borusundaki kapağı gevşeterek reflüye yol
    açabileceklerinden dolayı reflü diyetinde uzak durulması yiyecek grubu
    arasında yer alırlar.

    10-Sigara ve alkol hem kapağın fonksiyonlarını bozmaları hem de mide asit
    salgısını artırdıkları için reflünün başrol oyuncuları arasındadırlar. Bu
    nedenle sigara ve alkolü bırakmak reflü hastaları için yaşam tarzı
    değişiklikleri arasında önemli bir yere sahiptir.

    GASTROENTEROLOJİ UZMANI DR.MURAT KESKİN

    En lezzetli yemek tarifleri
    burada