[Türkiye](/turkiye/)
12:06 12.06.2021URL'yi kısaltın
__10 __20
Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, Sedat Peker'in iddiaları
hakkında "Binde biri bile doğruysa felaket ve sıkıntıdır" diyen eski Adalet
Bakanı Cemil Çiçek’e tepki göstererek, "Adalet Bakanı koltuğuna oturttuğumuz
Cemil Çicek, emrinde binlerce savcı var iken, bunları niye bilmiyordu.
Biliyorsa, zamanında niye gereğini yapmamıştı" dedi.
Yeni Akit Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, organize suç örgütü kurduğu
iddiasıyla hakkında tutuklama kararı bulunan Sedat Peker'in iddiaları hakkında
" ** _Binde biri bile doğruysa felaket ve sıkıntıdır"_** diyen eski Adalet
Bakanı, Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) Üyesi Cemil Çiçek’e
tepki gösterdi.
Karahasanoğlu, **"Bir gün Bülent Arınç, bir gün Cemil Çiçek!"** başlıklı
[yazısında](https://www.yeniakit.com.tr/yazarlar/ali-karahasanoglu/bir-gun-
bulent-arinc-bir-gun-cemil-cicek-36065.html), şu ifadelere yer verdi:
_Bu ülkede yıllarca bakanlık yapmış. TBMM Başkanlığı yapmış, hatta belki en
önemlisi, Adalet Bakanlığı koltuğuna oturmuş Cemil Çicek bugüne kadar oturduğu
koltukları unutmuş olmalı ki mafya babasının iddialarının, Cemil abinin görev
yaptığı dönemleri de içerdiğini belki de tam anlaşamamış olmalı ki Şöyle
diyor:_
**_“Binde biri bile doğruysa felaket ve sıkıntıdır. Binde birken önünü
alamazsanız, bu yüzde bir, sonra onda bir olur sonra bir bakarsınız ki bütün
vücudu kaplamış. Türkiye bu konuda yeteri kadar geçmişte tecrübe sahibi oldu.
Gerekli ders çıkartılarak gereğinin yapılması lazım.”_**
"'Binde bir', senin bakanlık koltuğunda oturduğunda eğer oldu ise, olmuş,
çoktan bitmiştir Cemil abi..." diye devam Karahasanoğlu, yazısının devamında
şu ifadeleri kullandı:
_"O mafya babası da 'Biletim yandı' dediğine göre… Cemil abi bakanlık
koltuğunda oturduğu yıllarda vazifesini tam yapmamış olabilir ama bugün
yapılıyor olmalı ki, ‘binde biri doğru ise felaket’ denilen iddiaların sahibi,
bağırıp çağırıyor, ‘mahvoldum, bittim’ diyor… Bu aşamada, DW Türkçe’ye
konuşmak Cemil abiye düşüyorsa, bize de şu soruyu sormak düşüyor:_
_**‘Mafya babası bunları biliyorsa.. Bizim Adalet Bakanı koltuğuna
oturttuğumuz Cemil Çicek, emrinde binlerce savcı var iken, bunları niye
bilmiyordu. Biliyorsa, zamanında niye gereğini yapmamıştı.’**_
_Efendim, Cemil abi? Ne buyurdunuz? Tam anlaşılmadı. Milletvekili maaşı,
üstüne bakanlık maaşı. Hem de nerede ise yarım asır. Ağır mı kaçtı, sorum. Yok
yok. Ağır kaçmaz. Sizin kaçıncı mızıkçılığınız bu. Bir gün Bülent Arınç. Bir
gün siz. DW Türkçe yetmiyor, bir de Ahmet Davutoğlu’nnu gazetesindeki Ahmet
Taşgetiren’e telefon açıp, saydırıyorsunuz."_
Karahasanoğlu yazısının başka bir bölümlerinde **_"Bu ülkede Cemil abimiz
bakanlık koltuğunda otururken, bakın neler olmuş?"_** diyerek, şunları ekledi:
> "Bir gazetecinin öldürülmesi için, Türkiye’de devlette görevli birileri.
> Mafyadan birileri ile Ankara Sheraton otelinde buluşup, Kıbrıs’a gitmişler.
> Cemil abimiz ve diğer bakanlar kurulu üyeleri de uyumuşlar. Şimdi Cemil abi,
> DW Türkçe’ye konuşup, diyor ki: ‘Savcılar araştırmalı.’ Bence de Cemil abi
> gönüllü olduğuna göre. Savcılar araştırmalı. Bakalım altından neler çıkacak,
> görelim. Hani iddia edilen olayları, tek tek buraya sıralasak. ‘Bunları
> savcılar soruştursun’ desek. Kim bilir belki de. Cemil abinin görevi
> ihmalden alacağı ceza. Yıllarca cezaevinde kalmasını gerektirebilir."