[Çevre](/cevre/)
09:45 04.06.2021(Güncellendi 09:46 04.06.2021) URL'yi kısaltın
__4 __0
TEMA Vakfı Başkanı Ataç, madencilik faaliyetleriyle doğanın ciddi tahribata
uğradığını, sadece 2 bin 685 noktada çıkılan maden ihalesinde Kayseri ilinden
büyük alanda madencilik yapılacağına dikkat çekti.
**TBMM İklim** _Araştırma_ **Komisyonu'nda** Türkiye’de toprak ve yeşilin
savunucusu olarak bilinen **TEMA’dan** " _Ormanları parçalıyoruz, durduralım,
bir tane ülkemiz var başka gidecek yerimiz yok_ " değerlendirmesi yapıldı.
Milliyet gazetesinden Önder Yılmaz'ın
[haberinde](https://www.milliyet.com.tr/gundem/tbmmde-tema-cigligi-ormanlari-
parcaliyoruz-6522703) konuşmasının detaylarına yer verilen TEMA Vakfı Yönetim
Kurulu Başkanı **Deniz Ataç,** madencilik faaliyetleriyle doğanın ciddi
tahribata uğradığını, sadece 2 bin 685 noktada çıkılan maden ihalesinde
Kayseri ilinden büyük alanda madencilik yapılacağını belirterek, " _Yanlışlık
var, acilen bakılmalı_ " dedi.
## '3 kök sorun var'
TEMA Başkanı Ataç, atmosferdeki insan kaynaklı **karbondioksit** birikiminin
yüzde 35’nin[ arazi bozulumundan
kaynaklandığını](https://tr.sputniknews.com/cevre/202106031044648652-ege-ve-
akdeniz-icin-kirmizi-alarm-her-turlu-ates-yasak/) söyledi. Ataç, coğrafi
konumu nedeniyle Türkiye’nin iklim değişikliğinden en çok etkilenecek
ülkelerin başında geldiğini, 21. yüzyılın sonlarına doğru ekstrem iklim
olaylarına en çok maruz kalacak üçüncü ülke olacağını bildirdi.
Ataç, geçmişte hiç konuşulmayan çevre ve iklim değişikliği konularının artık
herkesin gündeminde olduğuna işaret ederek, “ _Hepimizin gözlüklerimizi
değiştirmemiz gerekiyor. Herkes çevreci olmak zorunda_ ” uyarısı yaptı.
_'Politika üretme',_ ' _yasal mevzuat_ ' ve _'uygulama'_ alanlarında üç kök
sorun yaşandığını belirten Ataç eksiklikleri, ' _risk değerlendirme eksikliği,
düşük motivasyon, üst uygulama politikalarının oluşturulamaması, iklim ve su
kanunu gibi yasaların tamamlanamaması'_ olarak sıraladı. Ataç, bakanlıklar
arasında örtük **hiyerarşinin** bulunduğunu öne sürdü.
## 'Burada bir yanlışlık var ve acilen bakılmalı'
Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki maden faaliyetlerinden örnekler sunan Deniz
Ataç, 16, 17 ilin maden ocakları haritasını çıkardıklarını belirterek, “
_Burada bir yanlışlık var. Bu ihalelerin dörtte biri yapılırsa Türkiye başka
bir yer olur pek çok açıdan. Ciddi fiziksel değişiklikler olacak, çok büyük
çukurlarla karşılaşacağız. 4’üncü grup metalik madencilikteki su kullanımı
inanılmaz ve **tahribat çok büyük.** Sülfürik asit ya da siyanürle
çıkarılıyor. 2019 Temmuz ile 2020 Ağustos’ta 13 ay geçti ve yine bir ihale
oldu ve o ihalede de 2.685 noktada **maden** ihalesine çıkıldı. Sadece bu
ihalede çıkarılan alanların toplamı da Kayseri ilinden büyük. Burada bir
yanlışlık var ve acilen bakılmalı_” dedi. Burdur bölgesindeki mermer
ocaklarına ilişkin fotoğrafları gösteren Ataç, “ _Bölge delik deşik olmuş,
vallahi burada bir yanlışlık var_ ” ifadelerini kullandı.
## 'Bir kestik üç diktik demeyelim'
Ormanların da [zarar gördüğünü dile
getiren](https://tr.sputniknews.com/turkiye/202106021044638823-lise-ve-
universitede-tarim-okuyan-ciftcilere-100-bin-tl-hibe/) Ataç, şunları ifade
etti:
> "11 yılda 10 hektar küçük parçaların oranı yüzde 118 artmış. ‘madencilik,
> enerji ve diğer’ izinler nedeniyle 146 bin hektar, orman alanından
> çıkarılmış. Biz ormanları biraz kolay araziler görüp değişik nedenlerle
> parçalıyoruz. Çok parçalamışız ormanları. Bir de ne olur, ‘bir tane kestik,
> üç tane diktik’ demeyelim artık, onun o bir tanesi yetişene kadar 100-150
> yıl demek, yeri gelene kadar… Ne olur kesmeyelim artık. Artık hep beraber
> restorasyona geçmemiz lazım ama elimizdekileri önce korumamız lazım. Yani
> elimizdeki ormanları parçalamayalım. Bir tane ülkemiz var, başka gidecek
> yerimiz de yok.”
## Eroğlu: Vahşi madenciliğe karşıyım
Komisyon Başkanı Veysel Eroğlu ise iktidarları döneminde 2.1 milyon hektarlık
alanı orman olarak Türkiye’ye kazandırdıklarını belirterek, Ataç’a, “ _Yok bir
tanenin yerine üç değil, en az beş tane diktik_ ” şeklinde esprili karşılık
verdi. Eroğlu, şunları söyledi:
> “Ben vahşi madenciliğe karşıyım ama çevreci madenciliğe mecburuz. Devlete
> düşen, tüm kurumlardan izinleri toplayıp ÇED çalışmasını yapmak. İhaleyi
> alan kişinin kimseyle muhatap olmadan ertesi gün kazmayı vurması lazım.
> Şimdi vatandaşlarla iş adamlarını karşı karşıya getirmiş oluyoruz. Yapılacak
> şey; tüm işlemleri devlet tamamlasın, kendi kurumlarından izinleri,
> ruhsatları ne varsa yapsın, her şey tamam olduktan sonra ihaleye çıksın.”
Eroğlu, orman alanlarında verilen izinlere ilişkin **istatistikleri** de
açıklayarak, " _2020 sonu itibarıyla bugüne kadar 20 bin 452 tane izin
verilmiş, alanı 75 bin 659 hektar, yüzde olarak yüzde 0.33 yani binde 3.3;
yani esas diğer izinler çok daha fazla_ ” diye konuştu.