Bugün öğrendim ki: tıraşın saçın kalınlığını veya uzama oranını etkilemediği, bu nedenle yaygın olarak kabul gören bu fikir bir efsanedir.
Yaygın inanışa rağmen, saçınızı tıraş etmek saçınızın daha kalın veya daha hızlı uzamasını sağlamaz. Aslında, bu yanılgı 1928'deki klinik çalışmalarla çürütüldü. Yine de efsane, neredeyse 100 yıl sonra bile devam ediyor. Bunun nedeni, tıraştan sonra tüylerin yeniden uzamasının genellikle farklı bir görünüme sahip olmasından kaynaklanıyor olabilir. Bunun neden olduğunu, nasıl daha iyi bir tıraş olabileceğinizi ve tıraşın gerçek yan etkilerinin neler olabileceğini öğrenin. Vücudunuzun hangi bölümü olursa olsun saçınızı tıraş etmek, saçınızın daha hızlı veya daha kalın uzayacağı anlamına gelmez. Bu efsanenin kökleri, yeniden saç uzamasının ilk bakışta farklı görünebileceği gerçeğine bağlanabilir. Tıraşsız saçın daha ince, daha keskin bir ucu vardır. Saçların yeniden uzamasını deneyimlediğinizde, sonunda tekrar büyüyecek olan daha yumuşak, daha ince kısmı değil daha kalın tabanı göreceksiniz (eğer o kadar uzağa gitmesine izin verirseniz) Yeni saçlar da daha koyu görünebilir. Bu kısmen kalınlığından kaynaklanmaktadır, ancak yeni saçın henüz doğal elementlere maruz kalmamış olması da olabilir. Güneşe maruz kalma, sabunlar ve diğer kimyasalların tümü saçınızı hafifletebilir. Yeniden uzayan saçların koyu tonu da alışkın olduğunuzdan daha belirgin olabilir. Daha açık ten renginiz varsa, yeni tüyleri daha da fazla fark edebilirsiniz. Tüm bunların renk kontrastı ile ilgisi var. Hiçbir şekilde tıraş sürecine bağlanmaz. Bununla birlikte, tıraş yine de yan etkilere neden olabilir. Bunlar büyük olasılıkla yanlış tıraş tekniklerine atfedilir. Olası yan etkiler şunları içerir: Bu efsaneyi daha etkili bir şekilde çürütmek için saç uzamasının aşamalarını öğrenmek önemlidir. Vücut kıllarının tam boyuna ulaşması yaklaşık 1 ay sürer. Bu nedenle vücut kılları, başınızdaki kıllardan çok daha kısadır. Saç, derinin altında bulunan saç köklerinde başlar. Saçlarınızın kökleri protein ve kan yardımı ile oluşur.Saç, köklerinden oluştuğu için hem foliküllerden hem de yağ bezlerinden geçer. Sebum (yağ) pr