Özet (TL;DR) @ 2019-03-23 08:18:10.285469: İngiliz anneyle Türkiyeli bir babadan doğup Londra’da büyüyen Nilüfer Yanya kısa zamanda Avrupa’da dikkatleri üzerine çekti. Daha albümü bile yokken hakkında övgü dolu yazılar yayımlandı. Royal Albert…



Nas ıl bir ortamda buyudunuz?- Üç kardeşle -Molly, Elif ve Cemil- birlikte kalabalık bir evde buyudum. Annem Sandra ve babam Ali, ikisi de sanatçı. Babam Londra'da okurken tanışmışlar. Çocukluğumun yazları parklarda, yağmurlu gunleri ve kışları muzelerde geçti. Buralarda pek çok mutlu anım var. Bildiğiniz gibi Londra çok gri bir şehir ama ben çok renkli gunlerim olduğunu hatırlıyorum. Özellikle bir şeyler çizerek, boyayarak geçirdiğim zamanları şimdi çok ozluyorum.

Farkl ı kulturlerle iç içe buyumek sizi nasıl etkiledi?

- Daha anlayışlı bir insan olmamı sağladı. O sayede farklılıklardan çok benzerliklere odaklanan biri oldum.

İ sminizin muzisyen Nilufer'den geldiği doğru mu?

- Evet. Annem bana hamileyken İstanbul'daymış. Radyoda Nilufer'i dinlemiş. İsmini o kadar sevmiş ki, "Bir kızım olursa adını Nilufer koyacağım" demiş.

M uziğe ilginiz nereden geliyor?

- Aslında çok emin değilim. Şarkı soylemeyi hep çok sevdim. Çok kuçuk yaşta piyano çalmaya başladım. Gitar çalmayı da çok istiyordum. Muzik, harika bir kendini ifade biçimi bence.

Farklılıklardan çok benzerliklere odaklanan biri
oldum

Ajda Pekkan
ve Ayla Dikmen favorilerim
Profesyonel olarak m uzikle ilgilenmeye nasıl başladınız?- Birkaç aşamada gelişti. İlk adımı, 10 yaşındayken ne yapmak istediğime karar vermemdi.

Kariyerinizdeki d onum noktası neydi?

- Sanırım bu hafta piyasaya çıkan ilk albumum. Bir de tabii bu turne... Muzikle birlikte seyahat etmek benim için çok oenmli.

İ stanbul'a karşı hisleriniz neler?

- İstanbul'a aşığım. Orada daha çok zaman geçirebilmeyi çok istiyorum.

Art ık genç muzisyenler internet uzerinden, kendi kendilerine urettikleri şarkılarla unlu olup daha sonra buyuk yapım şirketleriyle anlaşma yapıyor. Bu alternatif muzik hareketi Turkiye'de çok ciddi bir karşılık buldu. Oysa eskiden muzisyen olmak isteyenler yapım şirketlerinin kapısını aşındırmak zorundaydı. Bu donuşumle ilgili ne duşunuyorsunuz?

- Bence bu, iyiye işaret. Artık muzisyenler en onemli kararları kendileri alabiliyorlar. Dışarıdan gelecek etkilenmelerden kendilerini koruyabiliyorlar. Ama bu bağımsızlığı sozleşmeyi yaptıktan sonra da surdurebilmek onemli.

T urkiye'deki muzisyenleri takip ediyor musunuz? Kimleri seviyorsunuz?

- Eski şarkıları çok dinliyorum. Ajda Pekkan ve Ayla Dikmen bu ara favorilerim. Yenilerden de birilerini keşfetmek isterim.

M uziğinizi nasıl tanımlarsınız?

- Ham ve arıtılmamış diyebilirim. Bence hala bir arayıştayım.

Albumunuz 'Miss Universe' nasıl bir yolculuktan geçti?

- Hazırlanması bir yıl surdu. Turneyi iple çekiyorum. Şarkıların yolculuğu asıl o zaman başlayacak.

Londra 'da nasıl bir hayatınız var?

- Şu aralar belli bir gunluk rutinim yok. Farklı şehirlerde çalıyorum. Ama normalde gune egzersizle başlamayı seviyorum. Sabahları genelde biraz egzersiz yaptıktan sonra çalışıyorum. Öğlenleri ilginç bir şeyler gormek için dışarı çıkıyorum. Akşamları da ailemle ya da arkadaşlarımla oluyorum.

Gelecek planlar ınız neler?

- Şu an butun istediğim daha fazla muzik yapmak. Umarım kısa zaman içinde yeni projem için çalışmaya başlarım.

Farklılıklardan çok benzerliklere odaklanan biri
oldum