Özet (TL;DR) @ 2018-05-31T11:17:00.000Z: Çavuşoğlu, Deutsche Welle kanalındaki Conflict Zone programında Tim Sebastian'ın gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Çavuşoğlu, bir soruya cevap verirken araya girip bir soru daha sormak isteyen…



Solingen faciasının 25. yıldonumunun anma toreni için Almanya'yı ziyaret eden Turkiye Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu Deutsche Welle'nin Conflict Zone programına konuk oldu.

Anadolu Ajansı'nın (AA) aktardığına gore, Turkiye'nin AB'ye uyelik surecinde bazı Avrupa ulkeleriyle yaşanan gerginliğe Hollanda orneğinin verilmesi uzerine Çavuşoğlu, "Hollanda başbakanının bana Hollanda'ya laleleri gormek için gidebileceğimi ancak Turk halkını goremeyeceğimi soylemesini nasıl değerlendiriyorsunuz, bu hangi demokratik standartlara uygun?" ifadelerini kullandı.

' KENDİNİZİ PATRON SANIYORSUNUZ'

Avrupa'nın kendine gore bir demokrasi anlayışı olduğunu ve "Turkiye ne derse yanlış, Avrupa ne derse doğru" şeklindeki yaklaşımın sorunlu olduğunu savunan Çavuşoğlu, "Kendinizi patron, birinci sınıf halk ve ulke olarak, Turkiye'yi ve Turk halkını ise ikinci sınıf goruyorsunuz. Bunu doğrudan soylemenize gerek yok. Turkiye'ye ve Turk halkına yaklaşımınızdan bunu doğrudan gorebiliyoruz" dedi.

Avrupalı ulkelerin engellemeleriyle toplantı ozgurluğu ve ifade ozgurluğunun ihlal edildiğini soyleyen Çavuşoğlu, "Bu ne yazık ki, Avrupa'nın ve Batı'nın çifte standardı" değerlendirmesinde bulundu.

' BİRÇOK BATILI ÜLKE DARBEYİ DESTEKLEDİ'

Çavuşoğlu, Turkiye'de demokrasi ve insan hakları ihlalleri yaşandığına ilişkin değerlendirmelerin doğru olmadığını savunarak Turkiye'nin karşı karşıya kaldığı darbe girişiminin ardından halkın guvenliğini sağlamak için tedbir alınması gerektiğini soyledi.

Bakan Çavuşoğlu, şoyle devam etti:

"Turkiye'de ne olduğunu anlamak istemediniz. Birçok Batılı ulke darbecileri destekledi. Şimdi, Batı'daki birçok ulke daha once orduda bulunanları da içeren bu darbecilerin hepsine farklı statuler tanıyor, iltica hakkı tanıyor. Neden biz bu darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığımızda Turkiye'deki demokrasiyi savunmadınız?"

' BENİ KÜÇÜK DÜŞÜRMEYE ÇALIŞIYORSANIZ BÖYLE OLMAZ'

Bakan Çavuşoğlu, "Almanya ile ilişkilerimi normalleştiriyorum çunku dışişleri bakanları benimle çalışıyor, ben de onlarla çalışıyorum. Avusturya-Turkiye ilişkilerini normalleştiriyorum çunku Avusturya'nın yeni dışişleri bakanı…" şeklinde konuşurken sozunun kesilmesi uzerine, "Lutfen sozumu kesmeyin, konuşmama izin verin. Konuşmama izin vermiyorsunuz. Soru soruyorsunuz, ilk cumlemin ardından sozumu kesiyorsunuz ve benim yapacağımdan daha çok yorum yapıyorsunuz. Sorunuzu sorun, yanıtlamama izin verin. Saygı gostermek zorundasınız. Bana saygı gostermiyorsunuz. Roportaj boyle yapılmaz. Sorunuzu sormalısınız, yorumunuzu yapmalısınız ve benim yanıt vermemi beklemelisiniz. Roportaj bu şekilde yapılır. Eğer Turk Dışişleri Bakanı'nı kuçuk duşurmeye çalışıyorsanız bu boyle olmaz. Sorularınızı yanıtlamama izin vermiyorsunuz" diye tepki gosterdi.

' İLİŞKİLERİ NORMALLEŞTİRMEK İÇİN ÇOK ÇALIŞTIK'

Çavuşoğlu, geçen yıl haziran ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eski Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel'in, Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yucel hakkında basına yansıyan karşılıklı demeçlerine ilişkin bir soruya, "Soylemler yukseldiğinde ne yazık ki taraflardan boyle benzer demeçlerin geldiğini goruyorsunuz. Daha sonra aynı dışişleri bakanıyla, Sigmar Gabriel ile ilişkileri normalleştirmek için birlikte çalıştık. Kendisi beni evinde ağırladı, Turk çayı ikram etti. İlişkileri normalleştirmek için birlikte çalıştık ve çok yol katettik. Neden bu surece odaklanmıyorsunuz da sadece ilişkilerin geçmişte kalmış negatif yanlarına odaklanıyorsunuz?" diye konuştu.

' TÜRKİYE, 60 YILDIR AB'YE ÜYELİK İÇİN BEKLİYOR'

Bakan Çavuşoğlu, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'ın Die Welt'e verdiği roportajda sarf ettiği "Turkiye, AB'ye diğer tum adaylardan daha once girmeyi hak etti" sozleri hatırlatılarak yoneltilen, "Turkiye'nin AB'ye uye olmayı isteyip istemediği" şeklindeki soruya, Turkiye'nin uyelik için 60 yıldır beklediği sureçte birçok reform yaptığı yanıtını verdi.

' SİYASİ ENGELLEMELER SEBEBİYLE YOL KAT EDEMEDİK'

Turkiye'nin AB yolunda kriterleri yerine getirdikçe siyasi engellerle karşılaştığını soyleyen Çavuşoğlu, "Başbakan yardımcım şunu kastediyor: Reform yapsak da, fasılların açılması ve kapanması için gereken kriterleri yerine getirsek de ne yazık ki siyasi engeller nedeniyle hiçbir ilerleme kaydedemedik. Başbakan yardımcısının goruşune neden saygı duymuyorsunuz? Turk siyasetçilerin her demecini sorguluyorsunuz ama hiçbir zaman Avrupa tarafını sorgulamıyorsunuz" diye konuştu.

' BEĞENSENİZ BEĞENMESENİZ DE AVRUPA'NIN PARÇASIYIZ'

Sebastian'ın "Elbette Avrupa tarafını da sorguluyoruz ama siz Avrupa'yı temsil etmiyorsunuz. Turkiye'nin temsilcisi olduğunuz için size Turkiye'nin soylemlerini soruyorum" şeklindeki sozleri uzerine Çavuşoğlu, Turkiye'nin Avrupa Konseyi'nin kurucu uyesi olduğunu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne (AKPM) 2 yıl başkanlık ettiğini, NATO ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) uyesi olduğunu hatırlatarak "Biz Avrupa'nın bir parçasıyız. 'Dışarıdaki' değiliz. Biz, beğenseniz de beğenmeseniz de Avrupa'nın parçasıyız" dedi.

' ERDOĞAN, AVRUPA'YI TEDHİT ETMEDİ'

Bakan Çavuşoğlu, Sebastian'ın, "Neden Avrupa'yı tehdit ediyorsunuz? Cumhurbaşkanınız, geçen yıl mart ayında 'Avrupa boyle davranmaya devam ederse dunyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı, sokağa guvenle adım atamaz.' dedi. Bu bir tehdittir" sozleri uzerine şu ifadeleri kullandı:

"Bu bir tehdit değildir. Burada kendisi Avrupa'yı uyarıyor. Eğer terorle mucadele iki yuzluluğe devam ederseniz, teroristlerin ulkenizdeki faaliyetlerine izin verirseniz, 'DEAŞ kotu terorist ama PKK en iyisi' derseniz, onların mali kaynaklarını artırmasına ve ulkenizde yasa dışı faaliyetlerine izin verirseniz gelecekte kimse guvende olamaz. Cumhurbaşkanı, burada 'Teror orgutlerini desteklemeyin' diyor. Terorun her turlusuyle çifte standart gostermeksizin aynı mucadele verilmeli. Bu bir tehdit değil. Bu, sizin yorumunuz."

' AVRUPA ÜLKELERİ DARBE GİRİŞİMİNİN BAŞARISIZ OLDUĞUNU KABULLENEMİYOR'

Bakan Çavuşoğlu, Turkiye'nin ve Turk halkının guvenliğinin, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından alınan tedbirlere yonelik eleştirilerden daha onemli olduğunu vurgulayarak birçok Avrupa ulkesinin darbe girişiminin başarısız olmasını kabullenemediğini soyledi.

FETÖ'nun Turk halkı ve birçok dost ulke için 'teror orgutu' olduğunu soyleyen Çavuşoğlu, "Bu yuzden birçok ulke, bunların bağlantılarını ve okullarını kapatıyor" dedi.

' NİYE KİMSE DARBE GİRİŞİMİNİN ARDINDAN BİZE ZİYARETE GELMEDİ?'

Avrupa ulkelerinin buyuk çoğunluğunun Turkiye'deki darbe girişimini onayladığını soyleyen Çavuşoğlu, "Neden darbe girişiminin ardından kimse bizi ziyaret etmedi? O gece saat 03.00'te Turkiye'nin ya da benim ne durumda olduğumu sormak yerine darbeye teşebbus edenlere nasıl bir tutum izleneceğini soran bakanlar oldu." diye konuştu.

GAZETEC İYE TEPKİ: GÜLEN'İN TÜRKİYE'DE YAPTIĞINDAN HOŞNUT KALDINIZ

Bakan Çavuşoğlu, sunucunun, Fethullah Gulen için kullandığı 'Musluman vaiz' ifadesine karşı çıkarak "O, bir terorist, 'Musluman vaiz' değil. Bu konuda sizinle farklı fikirdeyiz. İşte anlatmak istediğim tam da bu: O bir komplocu, bir terorist. Onun Turkiye'de yaptığından hoşnut kaldınız. Bu yuzden 'Musluman vaiz' dediniz" ifadelerini kullandı.

' BRUNSON'A KARŞILIK GÜLEN'İ TAKAS ÖNERMEDİK'

(C) REUTERS /

Turkiye'nin, İzmir'de FETÖ ile PKK adına suç işlediği ve casusluk yaptığı iddiasıyla 35 yıl hapis istemiyle tutuklu yargılanan ABD'li din adamı David Craig Brunson'ın serbest bırakılmasına karşılık Gulen'in takas edilmesi onerisinde bulunduğuna yonelik iddialara değinen Sebastian'ın bunun bir "rehine diplomasisi" olup olmadığına ilişkin sorusuna, bu durumun rehine diplomasisi olmadığı yanıtını veren Çavuşoğlu, Brunson'ın sanık olduğunu ve hakkında iddianame bulunduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, "İddianameyi okumak için 5 dakikanızı ayırırsanız, ne tur suçlamalar olduğunu gorebilirsiniz. Bu, tamamen hukuki sureç, siyaseten harekete geçirilmiş bir sureç değil" şeklinde konuştu.

' İDDİANAMEYİ OKUYUN, CİDDİ SUÇLAMALAR VAR'

Turkiye'nin, Brunson'a karşılık Gulen'in takas edilmesi onerisinde bulunduğu iddialarını reddeden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Biz asla oneride bulunmadık. Turkiye ve ABD dahil olmak uzere ulkeler arasında insanları iade etmek ve mahkumları takas etmek için anlaşmalar vardır. Bazen mahkumlar cezalandırıldığında, siz onları ev sahibi ulkelere gonderebilirsiniz. Bunlar anlaşmalardır, olabilir fakat biz bunu onermedik. Bu sizin yorumunuz. Biz, asla herhangi bir ulkeyle bu çeşit bir pazarlıkta olmadık. Sadece bazen istihbaratlar, bazı teroristleri sınır dışı etmek için ve ciddi bir durum olduğunda birlikte çalışır. Bu, ulkeler arasında bir tur işbirliği çeşididir. Fakat vaiz, tutuklandı, cezası kesinleşmedi fakat ciddi suçlamalar var. İddianameyi okuduğunuzda ne tur suçlamalar olduğunu gorursunuz."

' ESED'İN ÜLKEYİ YÖNETEMEYECEĞİNE İNANIYORUZ'

Bakan Çavuşoğlu, Suriye Devlet Başkanı  Beşar Esad'ın 'ulkenin başından gitmesi' yonundeki ifadelerinin hatırlatılması uzerine "Biz, Esed'in artık bu ulkeyi yonetemeyeceğine inanıyoruz çunku Esed neredeyse 1 milyon kişiyi oldurdu" ifadesini kullandı.

' SEVERSİNİZ, SEVMEZSİNİZ, İRAN ÖNEMLİ BİR AKTÖR'

Suriye meselesinin çozumune ilişkin farklı platformlarda rol oynayan Turkiye'nin, Halep'teki gelişmelerden bu yana Rusya ile çalışmaya başladığını ve daha sonra buna İran'ı da dahil ettiklerini hatırlatan Çavuşoğlu, "Seversiniz ya da sevmezsiniz. İran da onemli bir aktor. İran ile Esad konusu da dahil olmak uzere farklı konularda goruş ayrılıklarımız var" diye konuştu.

' SİYASİ ÇÖZÜMDEN NASIL EMİN OLABİLİRİZ?'

Turkiye'nin Esad konusundaki pozisyonunu değiştirmediğini, Astana ve Soçi surecinin onemli olduğunu ve Soçi zirvesini Cenevre surecine bağladıklarını hatırlatan Çavuşoğlu, "Kimse Cenevre'deki siyasi surece yeterince onem vermiyor. Bu, sadece Rusya ve İran ile alakalı değil. Bu, koalisyondaki muttefiklerimizle de alakalı. Cenevre'de ileriye doğru herhangi bir adım atmadan ya da herhangi bir ilerleme ya da başarı gostermeden siyasi çozumden nasıl emin olabiliriz?" dedi.

' TÜRKİYE ELEŞTİRİLERE AÇIK'

Avrupa Guvenlik ve İşbirliği Teşkilatı Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Ofisi'nin (OSCE/ODIHR) 24 Haziran seçimlerini takip etmek için Turkiye'ye gozlemci gondereceğinin hatırlatılması uzerine Çavuşoğlu, Turkiye'nin eleştirilere açık olduğunu vurgulayarak her seçimde OSCE/ODIHR ve AKPM'nin gozlemci olarak davet edildiğini anımsattı.

' GÖZLEMCİLER OBJEKTİF OLMALI'

Geçen yıl gozlemci bazı komite uyelerinin PKK yanlısı kampanyalara katıldığını one suren Çavuşoğlu, "Gozlemciler objektif ve dengeli olmalı. Taraf tutamazsınız. Herhangi bir siyasi partinin kampanyasına katılamazsınız. PKK propagandasına katılıyorsanız, taraf tutuyorsunuz. PKK'yı destekliyorsanız, terorist destekçilerisiniz" ifadelerini kullandı.