Özet (TL;DR) @ 2018-05-02T08:10:34.000Z: İstanbul Boğazı ve Hazine arazilerini de kapsayan kaçak ya da imar sorunlu 13 milyon yapıya 'imar barışı' deprem ve rant kaygısıyla tartışma yarattı. Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Kentsel dönüşüm tam rayına…



İstanbul Boğazı ve Hazine arazilerini de kapsayan kaçak ya da imar sorunlu 13 milyon yapıya 'imar barışı' deprem ve rant kaygısıyla tartışma yarattı. Prof. Dr. Ahmet Ercan, "Kentsel donuşum tam rayına girerken imar barışı getirmek olası depremde faciaya yol açmaktır" değerlendirmesini yaptı.

Turkiye genelinde yaklaşık 13 milyon konutu ilgilendiren imar barışı son gunlerin en onemli gundem maddelerinden. Erken seçim oncesi hukumet tarafından açıklanan barış, mulkiyet ve imar sorunu olan, ruhsatsız binaların yanı sıra ruhsatlı fakat imar mevzuatına aykırı olarak eklentiler yapılmış yapıları da kapsıyor.

İ LLEGAL YAPILARA RANT KAPISI

Yapılan duzenlemeye 'imar affı' yerine 'barış' denilmesine şehir plancıları ve mimarların itirazı var. Depreme dayanıksız, hiçbir muhendislik hesabı yapılmadan inşa edilen binaların barış kapsamına alınmasını eleştiren yapı uzmanlarına gore, luks semtlerde ruhsatlı ancak imar mevzuatına aykırı yapılan, çatısı, kaldırım çıkmaları olan binaların barışa dahil edilerek illegal yapılaşmanın rant kapısına donuşmesinin onu açıldı. Boğaz ongorunumunun de duzenlemeye dahil edilmesiyle Boğaz siluetinin olumsuz etkileneceği iddiası, duzenlemeye yapılan itirazların başında geliyor.

' DEPREM RİSKİ OLAN BİR ÜLKEDE OLASI FELAKETİN SONUÇLARINA KATKI'

Haberturk'ten Can Mete, konuyu uzmanlarına sordu. Mimarlar Odası Başkanı Eyup Muhçu, konu hakkında şu değerlendirmeyi yaptı:

"Afla birlikte vatandaşların kimi mağduriyetleri bahane edilerek, mutlak yapı yasağı olan yerlerdeki yapılaşma meşrulaştırılacak. Tamamen ruhsatsız kaçak yapılar yasaya uygun hale getirilmeye çalışılıyor. İmar affı gundeme geldiğinden beri kaçak yapılaşmada gozle gorulur artış oldu. SİT alanları, arkeolojik alanlar, kıyılar, boğazlar, tarım arazileri gibi bolgelerde kısmen ya da tamamen yapı yasağı olan yerlerde ya kaçak ya da ayrıcalıklı yapı haklarıyla yapılar turedi. Bu alanlara yapılan AVM, rezidans, otel, ticaret komplekslerinin ciddi sorunları var. Soz konusu yapılara karşı davalar açıldı, planları iptal edildi ve yapılar tamamen kaçak hale geldi. Şimdi amaç seçim oncesi bu yapıların yasallaştırılması. Kadıkoy, Bakırkoy, Ataşehir gibi luks yapıların olduğu semtlerde de kat ilaveleri ve ek alanlar gibi yasal olmayan uygulamalar soz konusu. Tum bunlara goz yummak, devletin sorumluluklarından vazgeçmesidir. Deprem riski olan bir ulkede olası felaketin sonuçlarına olumsuz katkı sağlamaktır. Bu, rant dağıtma sistemidir. İmar barışı adı altında toplanacak harç geliri ile buyuk inşaat firmalarına yeni imar alanları oluşturmak amaçlanıyor. TOKİ'nin aracı olduğu yapı uretim sistemi tıkandığı için, inşaat sektorunu yeniden canlandırmak gayesi guduluyor. İmar affının diğer yasalarla çelişmemesi gerekir. Örneğin 2860 sayılı Koruma Yasası'na aykırı bir yapının imar affıyla yasaya uygun hale getirilmesi imkansız. İmar affıyla belgelense bile bu yapılar hukuken geçersiz."

İstanbul Buyukşehir Belediyesi İmar Komisyonu uyesi Sedat Özkan da "Vatandaşın beyanına gore bina dayanıklılığının tespit edilmesi soz konusu. Binaların teknik boyutuyla incelenmesi gerekiyor" dedi.

' KURALSIZ İNSANLARIN ÖDÜLLENDİRİLMESİ'

(C) AA /

İTÜ Maden Fakultesi Jeofizik Muhendisliği Bolumu Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Ercan, çozumun sorunlu yapıların yıkılıp yeniden yapılmasından geçtiğini belirtiyor:

"İstanbul nufusu her yıl Zonguldak nufusu kadar artıyor. Bu insanlar derme çatma yapılara sığınıyor. Muhendisliğe uygun olmayan bu yapılar sağlam zeminde olsa bile depreme dayanıklı değil. Barış demek af ve kuralsız insanların odullendirilmesi demek. Kentsel donuşum tam rayına girerken imar barışı getirmek olası depremde faciaya yol açmaktır."

' HER KAÇAK DAYANIKSIZ DEĞİL'

Eski Kandilli Muduru Prof. Dr. Mustafa Erdik ise şu değerlendirmeyi yapıyor:

"İstanbul'da depreme dayanıksız birçok yapı var. Bunların hepsi 'yasadışı' diye bir şey yok. Binanın gayri yasal olması depreme dayanıksız olduğu manasına gelmiyor. Tum binaların sağlamlaştırılarak depreme dayanıklı hale getirilmesi gerek. Konu inşaatsa zaten oncelik deprem olmalı."

' ÜLKEMİZ İÇİN GEREKLİYDİ'

TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Üyesi ve AK Parti Milletvekili Sami Dedeoğlu:

"40 seneden beri çozum bekleyen bir sorundu. Ülkemiz için gereken bir şeydi. Özellikle İstanbul'da Sarıyer, Beykoz civarında bize vatandaşlarımızdan bu yonde çok sayıda talep ve mağduriyet iletiliyordu. Rahmetli Özal doneminde arsalarıyla ilgili belge almışlar, vergi ve harçlarını oduyorlar ama tapu alamıyorlardı. Duzenlemeyle hem devlet hem vatandaş kazançlı çıkacak."

' KAÇAKLARIN TESPİTİ İÇİN GEREKLİ'

İmar barışına deprem odaklı bakmak gerektiğini belirten Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yonetimi Başkanlığı Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Orhan Tatar uygulamayı değerlendirdi:

"Yapıların depreme dayanıklılığı en onemli noktalardan biri. Yapı stoku elden geçmeli. İstanbul olçeğinde duşunduğumuzde kentsel donuşumun bir an evvel tamamlanması gerekiyor. Bundan sonra imar barışı gundeme gelseydi daha iyi olurdu. Fakat bu yapıların tespiti de gerekiyor. Sağlıksız olan yapılara mudahale için kaçak yapıların tespiti şart."

' YASALLAŞMA' SONUCU YÜZDE 50 FAZLA KAZANÇ

İstanbul'un luks semtlerinde imar mevzuatına aykırı katlar imar barışıyla yasal hale gelirse kazanan bina sahibi veya muteahhit olacak. Kadıkoy'de Kozyatağı, Acıbadem ve Suadiye'de 3+1 dairelerin fiyatı ortalama 1.5 milyon TL. Emlakçılardan alınan bilgiye gore imar barışıyla kaçak olmaktan çıkacak ve satışı kolaylaşacak dairelerin fiyatları yuzde 50 artacak. Bu da 2.2 milyon TL demek. Katta 4 daire olduğu duşunulurse bu durumda mevzuata aykırı çıkılan kat başına muteahhit/bina sahibi 6 milyon TL'nin haricinde 3 milyon TL daha fazladan para kazanabilecek. Emlakçılara gore binanın imar barışına dahil olması için odenmesi gereken bedelin yuzde 3 olduğu dikkate alınırsa, bu ciddi bir rant demek.