Özet (TL;DR) @ 2018-04-01T00:00:00.000Z: Konuk yazarımız Hikmet Özgözen, Borusan Otomotiv’de Yeni Ürün Geliştirme ve İnovasyon Müdürü olarak görev yapmaktadır. 2017’de Türkiye 157 milyar dolar ihracat, 234 milyar...
2017'de Turkiye 157 milyar dolar ihracat, 234 milyar dolar ithalat gerçekleştirdi ve dış ticaret dengesi 77 milyar dolar açık verdi. Dış ticaret, yatırım, cari transfer ve hizmetler dengesinin toplamı olan cari denge de 47 milyar dolar açık verdi. Gorulduğu gibi buradaki en buyuk olumsuz etki dış ticarete ait. Enerji ithalatı da dış ticaret dengesi içerisinde 32 milyar dolarlık paya sahip. Bir başka deyişle enerji ithalatımız sıfır olsaydı, cari açığımız 15 milyar dolara duşecekti.
Cari açığın yuksek olması, ulke ekonomisinin de gelişimine sekte vurarak dış borçlanmanın ve sıcak para ihtiyacının artmasına sebep olmakta. Dolayısıyla ulkemizin ekonomisi daha kırılganlaşarak global dalgalanma ve krizlere karşı daha zayıf ve korumasız hale gelmekte.
Başta da belirttiğimiz gibi enerji ithalatı cari açığın buyumesinde çok onemli bir etken ve onu azaltabilirsek, cari açığımızı da etkin bir şekilde duşurebiliriz. Bu yazımda, elektrikli araçların yaygınlaşmasının enerji ithalatının azalması uzerinde ne kadar etkili olabileceğini irdelemek istiyorum.
Bunu da bir senaryo uzerinden hareket ederek inceleyebiliriz: Acaba trafikteki t um otomobiller elektrikli olsaydı, cari açığımız ne kadar azalırdı?
Bugun Turkiye'de trafiğe kayıtlı 12 milyona yak ın otomobil bulunuyor. 2017 sonu itibariyle bunların yuzde 27'si benzinli, yuzde 40'ı LPG'li ve yuzde 32'si dizel otomobillerden oluşuyor. Yakıt tiplerine gore otomobillerin adetleri ve 100 km'deki ortalama tuketimleri ise aşağıda yer alan tablodaki gibi gerçekleşmekte.
2017 senesinde petrolun varil[i] fiyatı 57 dolar civarındaydı[ii]. Turkiye'de bir otomobilin gunde ortalama 40 km yol yaptığını da hesaba katacak olursak, her bir yakıt tipindeki aracın ithalattaki payı aşağıda bulunan tablodaki gibi gerçekleşmektedir.
Bu da toplamda 4,57 milyar dolar yapar. Tabii bu hesapları yaparken, Turkiye'nin petrol ihtiyacının tamamını yurtdışından aldığını varsaydık. Ancak mevcut koşullardaki uretimimizin tuketim ihtiyacının yuzde 7'sini karşıladığını da dikkate aldığımızda trafikteki 12 milyon otomobilin, yakıt ithalat tutarı 4,25 milyar dolar olarak gerçekleşir.
Bu şu anlama geliyor: Eğer trafikteki otomobillerin tamamı elektrikli olsaydı ve biz tum elektrik ihtiyacımızı yerli kaynaklardan karşılıyor olsaydık; mevcut duruma gore dış ticaret açığımız 4,25 milyar dolar azalırdı ve bunun cari açık uzerindeki olumlu etkisi yuzde 9,3 olarak gerçekleşirdi. Ancak şunu da unutmamak gerekir ki, 2017 itibariyle elektrik uretimimizin yuzde 34'u doğal gazdan gerçekleşti ve bu da ithal edilen bir enerji kaynağı. Diğer taraftan elektrikli bir otomobilin, 100 km yol gidebilmek için tuketici fiyatıyla 3 TL civarında elektriğe ihtiyaç duyduğunu ve bunun sadece yuzde 34'unun ithal kaynak olduğunu duşunecek olursak, mevcut şartlarda bile elektrik tuketimi içindeki ithalat payı oldukça duşuk olacaktır (yuzde 4,25 milyarın 10'da birinden daha az).
Her ne kadar içten yanmalı motorlardan elektrikliye geçişin cari açık uzerindeki olumlu etkisi yuzde 10'dan az olsa da, tasarruf edilebilecek 4,25 milyar dolarhiç de azımsanamayacak bir tutar. Yurtdışına çıkmayan bu para, kişisel harcamalar, ozel yatırımlar, eğitim, altyapı ihtiyacı, Ar-Ge ve sağlık gibi alanlarda değerlendirilebilecekti.
İşin daha çarpıcı olan boyutu ise elektrikli otomobillerin tuketicilerin butçesine etkisi. Gunde 40 km yol yapan birinin, yakıt tipine gore aylık harcamaları aşağıdaki gibi gerçekleşmektedir. Aynı kişi, otomobili elektrikli olsaydı yakıt için sadece 36 TL harcayacaktı (Tabii 10 -15 sene kullanılan elektrikli otomobillerin batarya bakım ve değişim maliyetleri de ortaya çıkacaktır. Bu çalışmada, sadece yakıt tuketimi açısından baktığımızdan soz konusu maliyet dikkate alınmamıştır.). Turkiye genelinde ele aldığımızdaysa bugunku fiyatlarla, yıllık 54,5 milyar TL olan tuketici akaryakıt harcamaları, elektrikliye geçilmesiyle 5,2 milyar TL'ye duşmektedir. Burada sağlanacak buyuk tasarruf, tuketicilerin gıda, giyim, eğlence, sağlık vs. gibi farklı ihtiyaçlarına yonelerek ekonominin canlanmasına buyuk katkı sağlayacaktır.
Tum bunları dikkate aldığımızda elektrikli otomobillerin, Turkiye'nin geleceği açısından onemli bir fırsat olduğu goruluyor. Bu alanda, Norveç gibi rol model ulkelerin yontem ve tecrubelerinden faydalanılarak gereken hazırlıkların yapılması ve sektorun teşvik edilmesi onem arz eden konular arasında yer alıyor. Ayrıca daha onceki yazımda belirttiğim gibi, bu sektor birçok girişim fırsatını da beraberinde getiriyor. Gerek çevre, gerek ekonomi açısından birçok faydaları beraberinde getiren boyle bir donuşum için geç kalmamak gerektiğini duşunuyorum.
[i] 1 varil yaklaşık 159 litredir.
[ii] 1 varil petrolden 68,6 litre benzin, 28,7 litre mazot ve 17,5 litre LPG
uretilir. Geri kalan miktar ise jet yakıtı, asfalt ve diğer urunlerin uretimi
için kullanıldığından ve bu donuşturme işlemleri Turkiye'deki rafinerilerde
gerçekleştirildiğinden benzin, mazot ve LPG'nin ithal edilme maliyetleri
petrol birim fiyatına eşit alınmıştır.
Gorsel Kaynak: Deposit Photos