Özet: Onun çalışmalarını her yerde gördünüz ve halen de görmektesiniz. Bugün size sanat tarihinin popstarından bahsedeceğim yani Andy Warhol'dan... Yıllar geçmesine rağmen dünyaca ünlü sanatçımızın resimleri halen kartpostallarda, duvarlarda, sanal ortamda, poster veya birçok çeşitli şekilde hayatımızın bir noktasında karşımızda duruyor. 1960’ 70’li yıllardan itibaren birkaç kuşak hayatını onun yöntemleriyle özdeşleştirdi. Alaycı, eleştirel fakat bilgili bir bakış açısıydı bu. İşte eserlerindeki gizli anlam bu alaycı ve eleştirel tutumdu. Çünkü dünya starlarını değiştirmekten ve eleştirmekten çekinmiyordu. Büyük sanatkarların eserleri dipten gelen bir protestoyla karşılaşıyordu. Andy’nin yaptığı herkesin çok iyi tanıdığı markaların ve dünya starlarının fotoğrafları üzerinde oynayarak onları yabancılaştırmak ve bir çırpıda sanat eseri haline getirmekti. Günümüzde farkında olunmadan birçok sanatçı onun izinden gitmekte. İşte fotogerçekçilik dediğimiz akımın ilk temsilcilerinden Andy Warhol.

O kuşağın insanları tanıdık imajların sanat eseri halinde karşılarına çıkmasından hoşlanmışlardı. Andy’nin ürettiği Pop-Art’ı günümüze kadar çekici kılan bu özellik, dahice düşünülmüş bir saçmalığın ilerisinde, gerçek bir imajın gayet iddiasız ve abes tarzlarda yeniden önümüze sürülmesi ve hatta bu halde bile ikonikliğini koruyabilecek olmasıdır.

Ancak sanat eleştirmenleri onun çalışmalarında alt anlamlar aramaya başlar ve birçok öz keşfederler. Böylece bu yeni sanat akımının medya ve kitlesel iletişim çağında yaşayan bir toplumun psikolojik durumu hakkında birçok sosyolojik araştırmadan daha çok şeyi aktardığı keşfedilir.
DEVAMI YORUMLARDA…