Özet (TL;DR) @ 2019-03-25 08:15:34.839468: Magazinin gündeminde Instagram paylaşımları var. Kenan Doğulu’yla evliliğini bitiriyor mu bilmiyoruz. Bildiğimiz şu: Kolayı seçebilecekken, güzelliğini, popülaritesini benzerleri gibi…



Beren Saat'in suçu
ne?

O hayatımıza gireli 15 sene, aşağıda bazı detaylarını okuyacağınız roportajı yapalı dokuz sene olmuş. Mekan, Çırağan Sarayı. Beren Saat bir deodoran markasının yuzu. Basın toplantısından sonra roportaj için tahsis edilen Boğaz manzaralı odalardan birindeyiz. Üzerindeki kıyafet ince diye omzuna bir hırka atmış... O hırkayı unutmam mumkun değil zira roportaj boyunca duygu kalkanı gibi kullandığı hırkasını bir boğazına sarıyor, bir giyiyor, bir çıkarıyor. Roportaj bahara uyup hafif eserekli bir hale gelse de karşımda her kelimesini kılı kırk yararak seçen, bazen yaşından buyuk laflar eden ama uzerinde sakil duran tek bir cumlesi olmayan bir kadın var. Narin, akıllı, çalışkan, gencecik, fıstık gibi bir kadın. Roportajı deşifre ederken akşamın korunde telefonum çalıyor. Arayan Beren Saat'in menajeri.

Beren Saat'in suçu
ne

Onun kahramanlar ı
zaten hep kad ındıBeren Saat, insanların Bihter'le Beren'i karıştırdığından bahsettiği, guce ve guçlu erkeklere zaafı olmadığını anlattığı bolumun çıkarılmasını istiyor. İtiraz ediyorum, "Ne de guzel tarif etmiş işte" diyorum. Öyleydi, boyleydi derken ikna oluyorlar. İnsan mesela sınavda notunu yukselteceği en garanti cumlesini siler mi? Onu neyin tedirgin ettiğini hiç anlamıyorum. Belki de duygusal bir boşluk bırakmıştı, istediği kadar akıllıca bir cevap verememişti diye duşunuyorum. O gunden bana kalan, Beren Saat'in hayatının herhangi bir anında duygusallığa kapılmayacağı hissi oluyor. Roportajın başlığı, 'Medya ilk gunden beri canımı acıttı'...Aradan yıllar geçti. Beren Saat hep goz onunde kaldı. Hem guzel hem unlu ve hep mesafeli, hep dengeliydi. Her roluyle bambaşka kadınlara burune burune gerçek, istediği Beren'i yaratıyordu. 'Bihter'in 500 sahte guluşunden bir tane gerçek guluş çıkartıyor, 'Fatmagul'den sadece hesaplaşacağı zaman gozlerinin içine bakmayı oğreniyordu. Canı yandıkça mesafe koymayı hep karakterleriyle beraber yaşayıp oğreniyordu. Goğsunu rızası dışında gosteren filmin lansmanına katılmıyor, oynadığı reklamlardan sonra erkek dunyasının yarattığı reklam sloganlarının çiğliğine direniyordu.

Onun kahramanları zaten hep kadındı: Annesi, anneannesi ve 19 yaşındayken kaybettiği sevgilisi Efe'nin annesi Nil Guray. Beren Saat kolayı seçebilecekken, guzelliğini, popularitesini benzerleri gibi kullanabilecekken hep duran, hep seçen, politik sayılabilecek çıkışları yuzunden ambargo ustune ambargo yese de sozunu sakınmayandı. Memleketin ikiyuzluluğuyle, dermansız demansıyla mucadele etmeyi seçen, canı yanan, zaman zaman kusup butun hesaplarını silip gideniydi. Yıllardır linçlerden, kufurlerden, aşırı ilgiden yılıp sosyal medya hesaplarını kapatan kadın ne oldu da koşarak kaçtığı açık tımarhaneye geri dondu? Nasıl bir anda ortalık Beren Saat'le psikiyatri seansına dondu?

'Korku ruhu yer' yazan beyaz bayrak fotoğrafı teslim olmayacağının ilk sinyaliydi. Bu ilk taş olduğundan taşın kime, niye atıldığını kimse bilmedi. Bu fotoğrafın ustunden çok geçmeden doğum gununde selfie'sini paylaştı. Hani her selfie biraz etrafa çekiduzen verip filtreyi basmaktır ya oyle değil, gozaltlarındaki mor dalgalar fırtına habercisi gibi duruyordu. Soz konusu Beren Saat olduğu için bakımsız ortaya çıkamazdı, o tatlı gamzeleriyle gulmeliydi ki kimsenin kafası karışmamalıydı. Fotoğrafını renkli koysa, altına yazdığı içeriğin hiçbir inandırıcılığı olmayacaktı. O da bunu bilerek hiçbir fotoğraf hilesine başvurmadan en bitik haliyle koydu ki tedirginliğini ve kalbinin her bir parçasının kırılmış olduğunu herkes bilsin! Ve yine her gardı duştuğunde yaptığı gibi yine hayatının en saf donemine sığınıyordu. Efe'ye.

**Kenan 'lı veya Kenan'sız aynı kadın olmayacak

Beren Saat'in suçu
ne

**Malibu sahillerinde kuğular gibi evlenirlerken, bir gun bir sebepten Beren ağlarken kocasının hemen oracıkta onun için kaleme aldığı 'Yosun' fonda çalarken ne oldu da sabah programlarının mezesi oldular? Bilmiyorum. Tek bildiğim; Beren Saat'in Instagram hesabında paylaştığı fotoğrafların hiçbirini hezeyanlar içinde paylaşmadığı. Kenan'la veya Kenan'sız Beren Saat bir daha aynı kadın olmayacak, bunu ilk Beren gordu, şimdi herkese gosteriyor. Bir çeşit deney de diyebiliriz. "Eski gucum kaldı mı, herkesler beni unuttu mu, 'Beni beni Beren'inizi' testi" gibi duşunelim bir nevi. Öyle 'Yok beyaz guvercinin kanatlarında çamur var, şimdi pislikten kurtuluyor' gibi sanatsal analizlere duşmeyelim. Zira Beren Saat'in yıllardır her roportajında bahsini ettiği 'ikinci hayatı' şimdi başlıyor. 2-0 geriye duştuğu bir maçta ikinci yarıya ufak tefek değişikliklerle başlayacak ve besbelli maçı 3-2 alıp yoluna devam edecek. Hani yabancı spikerlerin mikrofonlara 'What a comeback!' diye bağırdığı anlardan.

Geriye elimizde ufak tefek goruntuler kalacak. Bir tanesi şoyle: Asmalımescit'teler. Kenan Doğulu, ailesi ve yakın arkadaşlarıyla yemek yemiş. Mekanın çıkışında muhabirleri gorunce Kenan Doğulu sorulan soruları cevapsız bırakarak hızlı adımlarla luks aracına biniyor. Aradan 20 saniye geçiyor geçmiyor. Kenan Doğulu aracın kapısını açıp yardımcısına sesleniyor: "Vahdet! Beren nerede? Beren'i unuttuk!" Beren kendini hatırlatıyor.

Beren Saat'in suçu
ne

Tart ışmayı başlatan Instagram paylaşımı (26 Şubat 2019)
Ayak bast ığım en karanlık doğum gunum"Bugun bir yaşıma daha girdim! İnsanların yaş aldıkça ne kadar acımasız olabildiği gerçeğiyle; hepsinin aslında aynı kusursuz bebek olarak dunyaya geldiği bilgisi arasında bocalamaktayım. Bir yandan kolektif bir aşkta yuzduğum, bir yandan en yakınımda nefreti hissettiğim bu yaş gunumde artık ağlamayı aşmış, gelen HER DERDE!!! gulmekteyim :)))) Ayak bastığım en karanlık doğum gunum olduğunu duşunduğum anda Efe'yle şarkımız 'Hero' çalınca birden mutfaktaki radyoda, ruhuma yeniden ışık yayıldı. Bence hayatımın ikinci yarısı daha guzel olanı olacak; yaşamın benim için inci gibi sıraya dizdiği travmalardan sonra bunu bekliyor, bunu umuyorum. Bir direniştir yaşamak ve bir akıştır aynı zamanda; bir kabulleniştir, parçalanıştır, butunlenip yeniden doğuştur, bir serzeniştir yaşamak, ani bir yuzleşmedir, yeniden tanışmadır, yolun yarısında baştan başlamadır, deli derlercesine bir guluştur, insan incitememektir şahsi incinmişliklerinden oturu, bir dinleyiştir vaaz vermeden, ikna oluştur sual etmeden, bir diz çokuştur eğilebildiğince ve fakat dimdik bir inanıştır da yaşamak, oyle bir seviştir ki herkesi olduğu gibisine... İyi ki varsınız, iyi ki doğduk!"

Beren Saat'in suçu
ne