Özet (TL;DR) @ 2018-06-12T14:44:00.000Z: CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin türban konusuyla ilgili daha önceki açıklamalarını köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı Fahrettin Altun, "Beyefendi kendisini dini bütün bir mümin gibi…



Turkiye

14:44 12.06.2018(Guncellendi 14:52 12.06.2018) URL'yi kısaltın

CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin turban konusuyla ilgili daha onceki açıklamalarını koşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarı Fahrettin Altun, "Beyefendi kendisini dini butun bir mumin gibi pazarlamanın derdinde. Sayesinde dinin siyasete nasıl alet edildiğini sahiden gormuş olduk" dedi.

Muharrem İnce'yi kadın, başortusu ve millet duşmanlığıyla suçlayan Altun'un, 'Muharrem İnce'ye suç ustu başlıklı yazısı şoyle:

"Suçustu de neyin nesi demeyin sakın. Bundan ala suçustu mu olur? Beyefendi kendisini dini butun bir mumin gibi pazarlamanın derdinde. Sayesinde dinin siyasete nasıl alet edildiğini sahiden gormuş olduk.

Rahmetli Erbakan Hoca'ya az mı zulmettiler? Recep Tayyip Erdoğan'a az mı kahır çektirdiler? Erdoğan'ın belediye başkanlığı gunlerinde, AK Parti'yi kurduğu zamanlarda surekli bu kara propagandayı kullandılar.

Halbuki ote tarafta Fetullah Gulen ve çetesi dini, bırakın siyasete vesayete alet ediyordu. Ne Erbakan, ne Erdoğan dini siyasete alet etmediler. Turkiye'de baskılanan dindar toplum kesimlerinin sesi oldular. Demokratik siyasal rekabete, sandığın gucune inandılar ve bu halkı iktidarın merkezine taşımak için mucadele ettiler.


Donelim konumuza. Hafıza ne guzel bir şey. Unutmak mumkun mu? Unutmuyoruz o gunleri. Muharrem İnce'nin de içinde olduğu Kemalist oligarşinin bu vatanın, bu milletin değerlerine nasıl savaş açtıklarını dun gibi hatırlıyoruz.

Arşivler de oracıkta duruyor. Açıp bakıyoruz. Acaba Muharrem İnce Turkiye siyasi tarihinin yıllar yılı kanayan yarası başortusu meselesiyle ilgili neler demiş? Neler goruyoruz, neler?

Misal, bir keresinde şoyle soylemiş Muharrem Bey. "Onu takar ya da takmaz. O onun yaşam biçimidir. Ama bu ozgurluk değildir. Hatta bir ozgurlukten vazgeçmektir. Saçını açma ozgurluğunden vazgeçmektir." Demek oyle!

Bir keresinde de meclis kursusunden bağıra çağıra sormuş İnce. "Neden kadınların saçını kapatıyoruz" diye! Sanki başını orten kadınlar o ortuyu kendileri ortmuyorlarmış, kendileri, kendileri hakkında tasarrufta bulunamazlarmış gibi!

Bir başka sefer de İnce kameraların karşısına geçmiş ve şu sozleri sarf etmiş. "Üniversitede turban takıp giriyor kız çocuklarımız. Hukumet, başbakan (Erdoğan) niye bir açıklama yapmıyor? Kamuda olmayacak, ilkoğretimde olmayacak, ortaoğretimde niye olmayacak diye niye bir açıklama yapamıyor? Niye yapmıyor? Sayın Cumhurbaşkanı (A.Gul) niye konuşmuyor?

Ne oldu da iki resepsiyon bir resepsiyona indi? Yani bu kamuda çalışanlara da turban taktırmanın, ilkoğretimdeki çocuklarımıza da turban taktırmanın Çankaya'dan başlangıcı mı acaba? Onun için katılmıyorum…" Muharrem İnce'nin buradaki isyanı neye?

Eşleri başortulu olan başbakan, bakan ve milletvekillerinin Çankaya Koşku'ne, Cumhuriye Bayramı resepsiyonuna eşleriyle birlikte davet edilmeleri. Ahmet Necdet Sezer yıllarca buna direnmiş, Çankaya Koşku'ne başortulu bir kadının girmemesi için canını dişine takmıştı.


İşte Muharrem İnce'nin gerçek yuzu. İşte size kadın duşmanlığı. İşte size başortusu duşmanlığı. İşte size millet duşmanlığı. O gunleri, o ofkeyi, o nefreti bu milleti tehlike olarak gorenleri çok iyi hatırlıyoruz.

Unutmadık, unutmayacağız. Bu millet o karanlık gunlerin musebbiplerine her daim hesabını sordu. Yine soracak."