/Paylas.io

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantıs...

2017-11-30 17:23:09.510000 | URL | haberci




Özet (TL;DR) @ 2017-11-30T17:06:00.000Z: MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında gündeme getirdiği, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yakınlarının para transferi belgeleriyle ilgili…



MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısında gundeme getirdiği, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yakınlarının para transferi belgeleriyle ilgili yazılı basın açıklaması yaptı.

Bahçeli'nin yazılı açıklamasının tamamı şu şekilde:

' TÜRKİYE'NİN NEFES ALAMAZ HALE GELMESİ HEDEFLENMEKTEDİR'

"İçinden geçtiğimiz şu gunku puslu ortamda, Turkiye'nin çok yonlu, çok boyutlu ve eşzamanlı bir şekilde koşeye sıkışması, nefes alamaz hale gelmesi hedeflenmektedir. Bu durum gizlenemeyecek kadar açık bir gerçektir.

Ülkemizin saygınlığını, onurunu, prestij ve haysiyetini hiçe sayan, aynı zamanda iç ve dış ayakları gun yuzune çıkmış şiddetli bir operasyon devamlı tahkim ve icra edilmektedir.

Bir yandan İranlı şarlatanın sanık mertebesinden tanık seviyesine kaydırıldığı ABD'deki yargı sureci devam ederken, diğer yandan Turk siyasetini zora sokan, kutuplaşmayı teşvik eden, anlaşmazlıkları derinleştiren gelişmeler yaşanmaktadır.

CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, bu haftaki Meclis parti grup toplantısında Cumhurbaşkanı'nın yakın aile fertlerini hedefine alan bazı belgelerdeki bilgileri ozet halinde kamuoyuyla paylaşmıştır.

Bu kapsamda 15 Aralık 2011-14 Ocak 2012 tarihleri arasında Turkiye'den Man Adası'nda kurulu bulunan bir şirkete yaklaşık 15 milyon dolarlık para aktarımının yapıldığı bizzat CHP Genel Başkanı tarafından ifşa ve ilan edilmiştir.

ABD'deki karanlık ve kaçakçı şahsın mahkemeye çıkarılmasına paralel bir şekilde ana muhalefet liderinin boylesi bir iddiayı gundeme taşıması kuşku verici ve kafa karıştırıcı bir muamma olarak karşımıza çıkmıştır.

Sayın Kılıçdaroğlu'nun elinde salladığı belgelerin ve bu belgelerin muhtevasının ne kadar doğru, ne kadar sahte olduğu şu an için belirsizliğini muhafaza etmektedir.

' KILIÇDAROĞLU'NUN ELİNE GEÇİRDİĞİ BELGELERLE FIRSATÇILIK YAPMASI SAMİMİYET VE DÜRÜSTLÜKTEN UZAK SİYASİ BİR TAVIR'

Turkiye'nin bu kadar sorun ve sıkıntısı varken, ana muhalefet liderinin sorumlu ve ahlaki davranmak yerine, eline geçirdiği belgelerle fırsatçılık yapması, bu vesileyle siyasi rant hevesine kapılması bir defa samimiyet ve durustlukten uzak siyasi bir tavırdır.

Turk siyasetinin doğru olup olmadığı belli olmayan belgelerin tesir altına girerek istikrarsızlık ve kavgaların yorungesine kayması buyuk bir talihsizlik ve yanlıştır.

Turkiye husumetini meslek ve hedef edinmiş çevrelerin eline koz veren, milletimizi ve devletimizi belirsizliğin, kor dovuşunun içine çeken siyasi aktorlerin varlığı bize gore bir utanç kaynağıdır.

Sayın Kılıçdaroğlu'nun eline bir yolla geçirdiği belgeleri istismar etmek yerine, derhal ve suratle yargıya intikal ettirmesi şu aşamada en mantıklı, en meşru yoldur.

' YARGILAMANIN ARDINDAN KOMİSYON KURULMASI İÇİN TEŞEBBÜSLERDE BULUNULMASI MAKUL BİR ÇÖZÜM'

CHP'nin konuyla ilgili Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasıyla ilgili talebi, AKP'nin sayısal çoğunluğu dikkate alındığında yalnızca siyasi tartışmaları artırmaya yarayacak gerçekçi olmayan beyhude bir beklenti, belirgin bir kriz temennisidir.

Meclis Genel Kurul'unda sıraların uzerine ofkeyle çıkanların, karşılıklı itiş- kakışa taraf olanların varlığı elbette milletimizin gozu onunde cereyan etmiştir.

CHP'nin belgeleri doğrudan doğruya paylaşmak yerine gerilimi artırmak maksadıyla kullanması abesle iştigaldir.

Kuşku yok ki, yargı surecinin tamamlanmasından sonra Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasıyla ilgili teşebbuslerde bulunulması makul bir çozum olacaktır. Bu konuda gecikme telafi edilemeyecek sorunlara davetiye çıkarabilecektir.

Gundeme tamamen muhur vuran bahsi geçen belgelerin ve bu çerçevedeki iddiaların gerçekçi ve inandırıcı olup olmadığına ancak Turk yargısı karar verebilecektir.

Ana muhalefet partisinin sorumsuz hareket etmesi, siyasi çekişmeleri tırmandırma çabası Turkiye'ye ongorulemeyecek zararlar verecektir.

Kimin elinde hangi belge varsa, kim neyi biliyorsa, hangi sızıntından besleniyorsa Cumhuriyet savcılıklarına bildirmekle mukelleftir. Aksini duşunmek tam bir kaos hizmetkarlığı olacaktır.

' MALUM BELGELER SİYASETİN DEĞİL HUKUKUN KONUSUDUR'

Bilinmelidir ki, ana muhalefet partisinin sır gibi sakladığı, tehdit ve şantaj malzemesi olarak kullandığı malum belgeler siyasetin değil hukukun konusudur.

Ülkemizin milli beka ve guvenliğiyle ilgili çok sayıda tehdit varken, Turk siyasetinin yeni bir girdaba kapılması, yeni bir bunalım dongusune girmesi sadece ve sadece Turkiye duşmanlarını sevindirecek, onların değirmenine su taşıyacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi, siyasette durust, ilkeli, milli, ahlaki duruş ve tutumun onemine yurekten inanmakta, buna muzahir olacak şekilde mucadelesini surdurmektedir.

Bu itibarla, var olan şuphelerin giderilmesi, belgeler uzerinden yapılan sonuçsuz ve dipsiz siyasi boğuşmanın nihayete ermesi samimi arzu ve beklentimizdir.

Parti olarak konuyu dikkat ve titizlikle takip edip, gerekli ve lazım gelen yerlerde duşuncelerimizi milletimizle ve muhataplarımızla paylaşmaktan da geri durmayacağımız herkes tarafından bilinmelidir."


Devamını oku