/Paylas.io

Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun elinde Cumhu...

2017-11-28 23:51:44.171000 | URL | haberci




Özet (TL;DR) @ 2017-11-29T10:31:29.000Z: Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun elinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınlarıyla ilgili olarak 'daha fazla belge' bulunduğunu söyledi.



Turkiye

10:31 29.11.2017URL'yi kısaltın

Sozcu Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Özturk, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun elinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yakınlarıyla ilgili olarak 'daha fazla belge' bulunduğunu soyledi.

Sozcu yazarı Özturk,  Erdoğan'ın ailesinin vergi cennetlerindeki bir şirkete milyonlarca dolar gonderdiği iddiasına ilişkin olarak dekontları partisinin grup toplantısında gosteren Kılıçdaroğlu'nun elinde daha fazla belge olduğunu soyledi ve "Bunların devamı da gelebilir" dedi.

Özturk'un  "Kılıçdaroğlu'nun açıklamadıkları" başlığıyla bugun yayımlanan yazısı şoyle:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hesap uzmanı kokenli olduğu için bir belgenin sahte mi, değil mi olduğunu anlar, mufettiş titizliğiyle belgelerin izini surmesini de bilir. Tabii gunumuzde ortaya çıkan her belgeye "sahte" deme alışkanlığı var. Belgelerin sahte, montaj olduğu one surulup uzerlerindeki golgeyi dağıtma, bu belgeyi ortaya koyanları da itibarsızlaştırma yoluna gidilir. Bu olaylara alıştık. Doğru olsa bile "inkar" yolu seçilir.

Fetullahçı Teror Örgutu (FETÖ) sahte belge uretme konusunda uzmandı. Sahte belgeler, CD'ler hazırlanıyor, ihbar uzerine bu belgelere el konuluyordu. FETÖ bağlantılı olan savcı, soruşturma başlatıyor, kendilerinden olan bilirkişi de istediği raporu veriyordu. Örgut bağlantılı hakim, kişiyi tutukluyordu. İşte, yıllarca bu taktik uygulandı. Şimdi, bu tezgahların içinde olanlar ya tutuklu ya da kaçak. Kuşkusuz, bu yapı, siyasi destek olmadan bunları yapamazdı. Hiçbir zaman da siyasi destek uzerine gidilmedi.

Ü Ç AYRI YERDE SAKLANDI

Kılıçdaroğlu'nun dun açıkladığı belgeler bolum bolum geldi. İlk belgeler geldiğinde, Kılıçdaroğlu bunları yetersiz buldu. Üstelik sahte belgelerle Kılıçdaroğlu'na tuzak kurulmuş da olabilirdi. Titiz bir mufettişin yapması gerekeni yaptı, paranın gonderildiği bankalardan da teyitler alındı, hatta belgelere bile ulaşıldı. Bunun için bazı partililerin yurtdışına gonderildiğini de belirtelim.

Ulaşılan belgelerin sıkı bir biçimde korunması gerekiyordu. Çoğaltıldı ve uç ayrı "guvenilir" kişiye teslim edildi. CHP Genel Başkanı, belgeleri sağlama aldıktan sonra konuyu gundeme taşıdı. İp ucu verdi vermesine ama belgeleri dune kadar ortaya çıkarmamıştı. Hemen belirtelim, bu belgeler CHP tarafından basına da belli bir sure verilmeyecek, her fırsatta Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın istifası istenecek. Nitekim, Kılıçdaroğlu'nun neler açıklayacağını milletvekilleri de merak ediyordu. Belgeler açıklandıkça, "Tayyip istifa" sesleri grup toplantı salonunda yankılandı.

SAVCILI ĞA VERİLECEK Mİ?

Birileri, belgelerin 2011 yılına ait olduğunu soyleyecektir. Hemen belirtelim, Kılıçdaroğlu, elindeki belgelerin tamamını açıklamadı. Yani bunların devamı da gelebilir. Dun konuştuğum CHP Parti Sozcusu ve Genel Başkan Yardımcısı Bulent Tezcan şunları soyledi:

"Soylediklerimizi belgelerle kanıtladık. Şimdi Cumhurbaşkanı'nın istifasını bekliyoruz. Banka dekontlarıyla isim isim, tarih tarih, şirketler, yatırılan para miktarını ortaya koyduk. Turkiye çadır devleti, muz devleti değildir. Butun meseleler bir kişinin çıkarları, isteklerine gore şekillenemez. Cumhurbaşkanı, halktan dolarlarını bozdurmasını istiyor ama yakınları vergi odememek için dolarlarını yurtdışına gonderiyor. Simit alırken bile vergi odenirken, vergi odememek için yurtdışına para gonderildiğini ortaya koyduk." Etik bakımından onemli olan konuyu CHP, talep edilmedikçe savcılığa gondermeyecek.


Devamını oku