Özet (TL;DR) @ 2018-01-14T21:18:11.000Z: Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Anayasa Mahkemesinin hak ihlali kararının ardından durumu yeniden değerlendirerek Şahin Alpay'ın tutukluluk…



Turkiye

21:18 14.01.2018URL'yi kısaltın

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Anayasa Mahkemesinin hak ihlali kararının ardından durumu yeniden değerlendirerek Şahin Alpay'ın tutukluluk halinin devamına karar vermesine ilişkin, "'Kim duzeltecek bunu?' Hukumetin bunun karşısında bir şey yapması icap eder" dedi.

Partisinin İzmir teşkilatı tarafından Kemalpaşa ilçesindeki Dere Mesire Yeri'nde duzenlenen teşkilat eğitimi toplantısına katılan Karamollaoğlu, hukukun ulkenin en onemli meselelerinden biri olduğunu vurgulayarak, hukuka, adalete guven kalmadığını soyledi.

' ADALET, ADALET SARAYLARIYLA DEĞİL, ADALETİ GÖZETEN HAKİMLERİ BULMAKLA OLUR'

Karamollaoğlu, iktidarda bulunanların 15 senedir inşaat denildiğinde dağları devirdiğini kaydederek, ancak adaletin yapılan adalet saraylarında değil adaleti gozeten hakimleri bulmakla gerçekleşeceğini belirtti.

' TEMYİZ MÜESSESESİ ÇALIŞMAZSA ADALET ÇALIŞMAZ, ŞU ANDA TEMYİZ ÇALIŞMIYOR'

Birkaç gun once kendilerini endişeye sevk eden bir karar alındığını anlatan Karamollaoğlu, şunları soyledi: "Bir mahkeme iki gazetecinin tutukluğu devam ederek yargılanmasına karar verdi. Aylardır tutuklu bu gazeteciler, onlar da Anayasa Mahkemesine muracaat ettiler. Anayasa Mahkemesi de bir karar aldı, bu mahkemenin kararını bozdu. Mahkeme dedi ki 'ben seni dinlemiyorum'. Anayasada bir hukum var, diyor ki 'Anasaya Mahkemesinin aldığı kararlara cumhurbaşkanı, meclis dahil kimse itiraz edemez, uygulamak mecburiyetindedir.' Ama bir mahkeme diyor ki 'Ben senin aldığın karara uymuyorum.' Anayasa Mahkemesi yanlış karar verebilir, muhim olanı kurala uymaktır. Yerel mahkeme de yanlış karar verir. Temyiz muessesesi çalışmazsa adalet çalışmaz. Şu anda temyiz çalışmıyor. Onun için bireysel muracaat hakkını bu hukumet verdi insanlara. Onlar da gittiler, mahkeme de karar verdi 'serbest bırakılsınlar, yargılamaları boyle devam etsin' diye. Mahkeme de diyor ki 'ben buna uymam.' Boyle hukuk olur mu?"

' OHAL NEREYE KADAR? 1 BUÇUK SENE SONRA BİLE OHAL İLE İDARE EDİLİYORUZ, OLAĞAN HALE GELİRSE HAPI YUTTUK'

Olağanustu halin olağan hale gelmemesi gerektiğini dile getiren Karamollaoğlu, sozlerini şoyle tamamladı:

  • Nereye kadar? 3 ay, 3 ayda toparlayamadın, hadi 6 ay. 6 ayda da toparlayamadın hadi bir 3 ay daha. Ama hala 1,5 sene sonra olağanustu hal ile idare ediliyoruz. Olağanustu hal, olağan hale gelirse hapı yuttuk. Artık bundan sonra hukuk yok demektir. Çunku hukuk bir kişinin, hukumetin dudakları arasındadır. Anayasa çiğnenmeye başladığın an, olağanustu hal falan bırak sen, devreye girmen lazım.

' İSTEMEDİĞİN BİR KARAR ALINDIĞI ZAMAN BAL GİBİ KARIŞIYORSUN, ANAYASA ÇİĞNENDİĞİ ZAMAN NİYE GİRMİYORSUN?'

  • Bir mahkeme guya Anayasa Mahkemesinin ağzının payını verdi. 'Kim duzeltecek bunu?' Hukumetin bunun karşısında bir şey yapması icap eder. 'Efendim ben adalete karışmam.' İstemediğin bir karar alındığı zaman bal gibi karışıyorsun. Anayasa çiğnendiği zaman niye girmiyorsun. Hukuk, adalet olmadan, hak ustun tutulmadan hiçbir ulkede, dunyada huzur olmaz. Hukumetin bir tedbir alması lazım. Kimsenin anayasa haklarının dışına çıkmaması icap eder. Biz hukukuna ustunluğun en onemli mesele goruyoruz.